Önce bir çocuktun
bütün kuşlar
yüreğinde uçmayı öğrenirdi sanırdım,
bütün denizler sende yıkanırdı
hayallerinde maviler yutkunurdu balıklar
sanırdım dalgalar ellerinde çağırırdı
gecenin ıslaklığını...
Su ve hüzün
aşkın günahlarından yıkanmış halidir
seline kapılan yağmur serinliğinde
bütün kapıların kilitli olduğu anda
bitkin düşler yeşertiyorum meleklerin güzelliğinde.
Önce bir çocuktun
anneni çağırır gibi
çağırırdın bütün insanları
bütün bitkiler çiçekti sende
karışır kalbin en derinine
ve bütün ihtimaller gerçekti.
Ağlayışların gecenin aleniyetine akardı
gözlerinde taşırdın kalbini
hüsran rüzgarında üşürdün
kelebekler ölürdü hüznünün mahremiyetinde
farkına varmazdın...
Öğrenilecek bir şey değilmiş yaşamak
duyguların tanrıçalığında
şaşırarak her şeye
ağlamak ilk
gülmek ilk
gitmek istemek
ve gidememek ilk.
Sen hiç soğuk nefes solumadın
gitmedin
cefa çeken sükut bozulmadı sesinle
dağlar erimedi yangınında
toz bende savrulur
duman bende küllenir tekrar
ateş sadece bir ışıktı sende
önce bir çocuktun
bir kahraman gibi doğdun
bir korkak gibi ölmeyeceksin...
Kayıt Tarihi : 3.3.2016 13:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!