On Sekiz Mart Çanakkale Destanı Şiiri - ...

İrfan Yılmaz
87

ŞİİR


223

TAKİPÇİ

Firuze iki derya kuşanır Gelibolu,
Yarımada kıbleden yaslanıyor şimale.
Toprağı Rumelidir, havası Anadolu...
Yadigâr bu vatana rengi kanayan lâle!
Cennet’i anımsatan büyülü yarımada
Sükûtuma da sebep, tüten efkârıma da...
Seddülbahir’le başlar nihayeti Bolayır,

Tamamını Oku
  • Metin Solak
    Metin Solak 18.03.2012 - 22:11

    Fazla söze ne hacet, üstad söylemiş söyleyeceğini. Bize böylesine ustaca yazılmış bu harika dizeleri ancak tebrik etmek düşer. Saygılarımla İrfan hocam.

    Cevap Yaz
  • Gamze Sakarya
    Gamze Sakarya 18.03.2012 - 21:53

    Güzel bir şiir olmuş, savaş yıllarında yazılmış gibi bir havası var. Eski sözcükler kullanılarak şiirin yazılması zordur ama siz bunu başarmış ve güzel bir eser çıkarmışsınız, başarılarınızın devamını dilerim. Tekirdağ dan selamlar...

    Cevap Yaz
  • Atilla Ertuğrul
    Atilla Ertuğrul 18.03.2012 - 21:10

    Çanakkaeleye yakışan bir destan ve şairine yakışan bir destan okuduk yürekten tebrik ediyorum en kalbi selam ve muhabbetlerimi gönderiyorum..

    Cevap Yaz
  • Avni Çakar
    Avni Çakar 18.03.2012 - 20:45

    Dedem...
    Nalbant Mehmet dedem.

    Altı yılını Trablusgarpta, Kafkasya' da, Çanakkale' de harcamış dedem.

    Uyuza karıp, bite karıp, cepheden döndüğünde bir sıska fidan gibi karısının karşısına dikilince korkudan dudak uçuklatan, tanınmayan dedem.

    Zaferden sonra tahta barakada at - eşek - öküz nallayıp beş çocuğunu alnının teriyle büyüten dedem.

    Gazi Mustafa Kemal denilince damarındaki kanı, beynindeki uğultuyu, kalbindeki çarpıntıyı durduramayan dedem.

    Bu destan sana, senin gibilere.
    Nur içinde yatın, vatan sizinle vatan...

    Cevap Yaz
  • Bence Bir Rüyadır Bu
    Bence Bir Rüyadır Bu 18.03.2012 - 20:03

    Antoloji günün şiirleri konusunda çok titiz davranıyor anlaşılan. Çanakkale ve on sekiz mart için harika bir şiir sunmuş bizlere. Şairi, şiirini, antolojiyi ve özellilke günün şiiriniz seçen adminleri kutluyorum.

    Mehmet Binboğa ve İrfan Yılmaz arasındaki yazışmalar nefisti. Çok şey öğrendim. İşte gerçek edip kalemlerin bizlere sundukları şiir ve yorum söleni.

    Başta Vahap Ulukaya olmak üzere Diğer yorumcuların da hakkını yememek gerekir bu arada.

    Antolojinin haklı ünü bir kez daha onanmış oldu böylelikle. Diğer edebiyat sitelerinin antolojiden öğrenecekleri çok şey var!
    :)

    Cevap Yaz
  • Namık Cem
    Namık Cem 18.03.2012 - 19:43

    saygıyla
    namık cem

    Cevap Yaz
  • Mehmet Binboğa
    Mehmet Binboğa 18.03.2012 - 19:30

    Muhterem İrfan Hocam,

    Uyak telaşından bu güzel şiirden ötürü sizi kutlamayı unuttuk, affola.

    Üstad, uyak konusunda tartışmalı hiçbir durum yok.Sizin sözünü ettiğiniz:

    'kusur ''sa yasakla''mış
    ...Bur ''sa'ya sakla''mış'

    örneğindeki ses benzerliği,yazılışları aynı anlamları farklı olduğu için hem cinas sanatı,hem de cinaslı uyak sayılır.

    Belediyelerin yanlış yazımı bizi bağlamaz; ama şu kabul edilebilir:
    Halk şiirinde hece sayısını denk getirmek için bazen dize sonlarındaki '-i' belirtme durumu söylenmeyebilir.
    Ör:

    Eyerleyin kır atımın ikisin(i)
    Fethedeyim düşmanların hepisin(i)
    Sabah namazında Bağdat kapısın(ı)
    Allah Allah deyip açtı Genç Osman

    Bu zarif duruşunuzla gönlümüzü de siz fethettiniz sevgili hocam.Bence her yazılanı cevaplama tuzağına düşmeyin ;)) Günün sonunda toptan cevaplarsınız.
    Muhabbetle güzel ağabeyim.Saygılar.

    Cevap Yaz
  • Abdullah Ataş
    Abdullah Ataş 18.03.2012 - 18:56

    Her yönüyle mükemmel bir şiir.Ruhuna,yüreğine sağlık saygıdeğer üstadım.Saygılar..

    Cevap Yaz
  • İrfan Yılmaz
    İrfan Yılmaz 18.03.2012 - 17:55

    Sevgili kardeşim, saygın kalem, Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni sayın Mehmet Binboğa.

    Afakî olmayan somut öğelere dayalı bilimsel açıklamalarla yönelttiğiniz eşleştirileriniz öncelikle sevgi saygı ve teşekkürlerimi arz ediyorum.
    şiirde uyak teşkil eden ''...kesmini'' kelimesi üzerinde araştırma inceleme, bilgi ve emeğe dayalı eleştiri yöneltmişsiniz.

    İzninizle öğrencilik yıllarında iletişimde bulunduğum Faruk Nafiz Çamlıbel hocamınızın bir mısrasını hatırlatmak istiyorum:
    ....
    O bir gülüdür,yetişmiş kalbin altın tasına,
    Ve bir bülbül ki yalnız şi're vermiş sesini:
    Ne sular genç yüzünü nakşetmiş aynasında,
    Ne güneş yere sermiş boynunun gölgesini!

    şiirin bu son dörtlüğündeki

    Ve bir bülbül ki yalnız şi're vermiş sesini:

    Mısrasına dikkatinizi çekmek istiyorum. Ruhu şadolsun büyük üstat bu mısrada ''şiire'' kelimesini heceyi tutturmak zorunluluğundan (' ) işaretiyle ''şi're'' olarak yazmıştı.

    Bu şiirimde söz konusu kelimeyi ''kes'mini'' şeklinde de yazabilirdim. O zaman da hiçbir sorun kalmazdı. Ancak gerek bile görmedim. Bunun için web sayfalarında da arama yaptım. KESİMİNİ yerine KESMİNİ şeklinde kullanmanın daha doğru olacağına kanaat getirdim. Binlerce örnekte : kesmini şeklinde olduğunu gördüm. Bunlardan birkaç örnek aşağıya alıyorum:

    ''
    Altınova Tarihi - Altınova Belediyesi
    O dönemde Altınova'nın genişlemeye elverişli bir bölgesinde olduğu tahmin
    edilmektedir.Eski mezarlığın olduğu yere bakılırsa sahil kesmine doğru uzanan ...

    www.balikesiraltinova.bel.tr/?islem=paket/sayfaP/sayfa...id... - Önbellek - Benzer

    *****
    Bürokrat Haber - Fırtına Sahil Kesmini Vurdu
    7 Oca 2012 ... AnasayfaYaşamFırtına Sahil Kesmini Vurdu ... Başta bodrum olmak üzere çok
    sayıda sahil kentini vuran fırtına maddi hasara yol açtı.

    www.burokrathaber.com/detay/firtina_sahil_kesmini_vurdu-35311 - Önbellek - Benzer
    *****
    :: Koru Belediyesi - E-Belediyecilik
    Beldemiz deprem kuşağında bulunduğundan çok katlı ve çarpık yapılaşmanın
    önüne geçmek için yapılaşmayı 5 kattan sahil kesmini 2 belde genelinide 3 katla ...

    www.koru.bel.tr/?yd=89 - Önbellek - Benzer
    *****
    Depremzedeler En Çok Sahil Kesimini Tercih Ediyor
    Depremzedeler En Çok Sahil Kesimini Tercih Ediyor. Bahadır Emirler ? 30
    Kasım 2011 Çarşamba - 13:52. Van'da meydana gelen deprem felaketinin
    ardından ...

    www.emlakjet.com/.../depremzedeler-en-cok-sahil-kesimini-tercih-ediyor_3057.html - Önbellek - Benzer
    *****
    DENİZ TEKNOLOJİLERİ MÜHENDİSİ
    ... tersanede ve ayrıca yurdumuzun sahil kesmine dağılmış değişik kapasitelerde
    hizmet veren tekne ve yat yapan tersanelerde, Deniz Kuvvetleri Komutanlığına ...

    www.erenkoy.k12.tr/v3/.../deniz_teknolojileri_muhendisi.htm - Önbellek - Benzer
    ******

    TUNÇ KAFİYE VE ZENGİN KAFİYE KONUSUNA GELİNCE:

    Bir edebiyat öğretmeni olarak siz de çok iyi bilirsiniz ki bu eskiden beri tartışılagelir. Yine de tunç kafiyenin zengin kafiyenin bir çeşidi olduğuna dair yaygın bir eğilim vardır.

    Zengin kafiye en az üç ses benzerliği gerektirir. Bunda hem fikiriz. Peki üçü aşan; dötr beş hatta daha fazla ses benzerliğini de sadece zengin kafiye işle izah etmek yetecek mi? İzninizle kendi şiirimden bir örnek vereyim.

    ...
    Zümrüt atlas üstünde ışıldayan has inci
    Öyle bir sevdasın ki külün alevden yaman
    Tarihler nasıl yazmış gönlündeki sevinci
    Yeryüzünde ne varsa senin için her zaman
    Güzelse kısmet edip kusursa yasaklamış
    Her şeyin güzelini hep Bursa'ya saklamış.

    Şimdi yukarıdaki örnekte. Final beytindeki:
    ...kusur ''sa yasakla''mış
    ...Bur ''sa'ya sakla''mış
    mışlı geçmiş zaman kipindeki redifleri kafiye dışında tuttuğumda DOKUZ adet ses uyumu var. Siz edebiyat hocası olduğunuza göre daha iyi bilirsiniz. dokuz adet ses uyumu olan bir uyak hatırlıyor musunuz?
    Bunu hangi uyak biçimi ile açıklayacağız?

    Sizin tunç uyak olarak verdiğiniz örneğin tipik bir benzeri de yine yukarıda var:
    ...inci
    ...sevinci

    İnci kelimesi sevinci kelimesinin içinde geçiyor diye tunç uyak için yeterli mi?
    Yukarıdaki örnek için yeterli çünkü dört adet ses benzeşimi sağlıyor.

    Peki bir kelimenin bir alt veya bir üst mısranın uyağında geçmesi tunç kafiye için yeterli mi? Bence değil. Şimdi bir örnekle açıklığa kavuşturalım: Bunun için tipik bir beyit yazayım:

    Ayrılık rüzgârına kapılırken ben ve o,
    Ne ben kurtulabildim ne Hafsa'lı Feriko!...

    Yukarıdaki beyit incelendiğinde ''o'' tek harf ve tek kelimedir. Birinci tekil zamirdir. Bu zamir son mısranın özel isim olan son kelimesinde geçmektedir. Şimdi buna tunç kafiye mi diyeceğiz. Olsa olasa tipik bir yarım kafiyedir.

    Onun içim tunç uyak tanımı tartışmaya meydan bırakmayacak sağlam temeller üzerine oturtulmalıdır. Herkesin edebi göreşlerine saygı duyan bir kardeşiniz olarak sizin ayağı yere sağlam basan görüş ve önerilerine fazlasıyla saygı duyuyorum.

    Ancak benim şahsi görüşüm. Tunç uyak için redifler atıldıktan sonra en az dört adet ses benzeşmesinin gerekirliği yönündedir.

    Sizin gibi saygı duyduğum edepli ve edebi bir kalemle yazışmak gerçekten mutluluktu. Başka eleştirileriniz olursa seve seve fikirlerimi açıklarım.

    Günün şiirlerine yaptığınız düzeyli ve edebi yorumlarınızı her gün dikkatli bir şekilde okuyor ve takdir ediyorum. Bunu bilmenizi isterim.

    Sevgi ve saygılarımla efendim.

    Cevap Yaz
  • Faik Danışman
    Faik Danışman 18.03.2012 - 17:09


    Artık insanlar şiirleri güne gelecek diye üzülmeye başlayacak bu gidişle...Takdir etmesini asla bilmeyen ve eleştirmenliğe soyunup eleştirinin kıstaslarının farkında olmayan ,sadece zihninde taşıdığı saldırı olgusuyla kelimelere yüklenmeye çalışan çok fazla sayıda iyi niyetli olmadığını düşündüğüm insanlar var...ne yazık ki her güne gelen şiirde hep aynı kişiler aynı tavır ve davranışlarla eylemlerine devam edip kendilerini bir şekilde ön plana çıkarma hevesine düşüyorlar...bu tür içi doldurulumamış eleştirilerin şairi ve şiiri bir yere götüremediği aşikardır...herkesin söz ve eylemlerinde saygıyı esas tutmasını diliyorum...
    Günün şiirini ve şairini tebrik ediyorum...

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 186 tane yorum bulunmakta