On iki mevsim yazdım adını duvarlara, kağıtlara.
Tam kış kapıya dayandı dedim, yaz diye sen geldin.
Ne bir gün yağmurlarda estin üzerime, ne karda rahatsız ettin.
Öyle geldin işte, içimdeki buz dağını eritircesine.
On iki mevsim anlattım seni denizdeki ağa, göldeki turnaya.
Tam bahar geldi dedim, gittin sonumu getirdin.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman