gel dostum
dert ortağım agobum
sen bakma benim yerle yeksan halime
çek şu üçbacaklı tahta iskemleyi
sokul hele usulca iskeleme
ha! ! ! gizlemek yok bu gece silüeti, gölgeyi
Sen benim sarhoşluğumsun
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
Devamını Oku
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
Yarın denilen şey bugün oldu. Şiire ziyarete yeniden teşrife daldım.
İnsan ismi Agop mu? Boş ve bön bakış agobu mu? derken, kulağa ahengli gelen'yerle yeksan'a daldım. Yer ile bağdaşan, görünülen yerdeki yalın hal... Pek çetrefilli olmayan... gibisinden dalınılan bir jimnastik.
Bir bacağı kırık iskemleye çağırış, sokul hele usulca deyiş Kahraman'a özgü dünyanın kederli yönünde kederi hiçe sayan kararlı duruş tavırlarından olarak gönle çarpmaktadır. Hani bıyığı ile elindeki kadehi yakışan, asık yüzlü olmayan militanımsılığı marjinallıkta tiksindirmeyen sevimli kişi duruş ve yaklaşımlarından. Ha... deyişi uyarışında yine yiğitçeliğin göz kapağı kaldırması bulunuyor. Açık konuşacaksın, çıtkırıldım olmayacaksın.
Seyrek bıyıkların yene silinme mecburiyeti kalınmasında ise sakın çekinme, içinden geldiğin gibi davranılması gereken bir mert oturumu bu esintisinden. Bıyığın yene silinmesi, nikotin viranesi dişler, bunların gizlenmesi, ağız dolusu gülmeler betimlemeleri şiir içeriğinde iyi kullanılmış, okumak keyif verdi de; e be kardeşim masandaki mertliğe ortak ettiğin bu şahsiyet için şimdilik idare ettin ama artık bundan sonra nikotin viranesi dişler ile seyrek bıyıkların yene silinmemesini öğretiver gitsin bu şiirin hatırına.:)))
Sayın Kahraman. Şiirin üçüncü bölümünde kendine özgü bir orijinallık var, Fakat elbette hedeflenmeden Bekir Sıtkı Erdoğan'ın ruhu da şad olmaktadır mekan hengamesinde. Ve bu bölümden ötürü şahsıma borçlanmış durumdasın, anlatılan yerde birlikte bir gün buluşmada. Aşık olunan yerlerin anlatımı ne hoş. Ne hoş ve güzel bir dertleşme.
Hımmmmm.
Yarına bırakmalı. Şöyle keyiflice.
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta