En çokta arefe günleri,
Nasıl sislenir
Nasıl bulutlanırdı gözlerim...
Yatakhanenin arka tarafına
Pencereden seyrettiğim düşler serpilmiş bahçeye koşardım
O iki taşın başucunda
Bildiğim bütün duâları sıralardım
Hıçkırıklı "amin" ler dökülürdü avucuma
Hiç bilmeden gömdüğüm ailemin
Hayali mezar taşında;
Kimbilir hayattadırlar belki
Belki terkedip gitmişlerdir beni, ben ölmüşler gibi tasvir etsemde...
Neyse,
Anne-baba;
Bayramınız kutlu olsun....
Kim bilir ne sıcaktır anne eli?
Çatlak dudakları bile ısıtır
Ya baba harçlığı;
Dünyaları bile satın alır galiba
Mesela "anne kokulu bir şişe kolonya"
Dünya demek değil mi?
Dün-yaaaaa!
Sonra hayırsever teyzeler, amcalar gelirdi ziyarete
Giysi, oyuncak, şekerlemeler...
Yaşı daha küçük olanlara bayram gelirdi...
Onların gülen yüzündeyse, benim gönlüme....
....
Kaç arefe, kaç bayram geçti böyle
Hiç saymadım yılları
Kum saatini hep yan yatırırım
En çok zamandan korkarım
Geçen her saniye,
Göbekbağımdan kopar gibi
Düşlerimden koparım....
Buz gibi ranzalar, taş demir duvarlar
Ama yine de;
Başında duâlar ettiğim sahte bir mezarliğım var
Anne-baba dediğim bir avuç toprağım...
Ben,
Ömürgül;
Düşleriyle yetinen yetim,
Mutlu bayramlar dilerim.....
Kayıt Tarihi : 27.4.2015 16:26:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Canan Özanaç](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/04/27/omurgul-den.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!