Konuşmak isteyene söz olur altın gümüş
Bükülmez bilek olur şayet ederse dövüş
Doğar iken ağlıyor istisnasız her insan
Ağlıyor ağlayacak insan doğduğu zaman
Aksine gülüyorlar ana baba akraba
Bebek mi aile mi kim haklıdır acaba
Ağlayan bebek haklı çünkü geldiği mekan
Tıpkı gidenler gibi ben de olmuşum ölü
Üstüme taş dizilmiş yer altında gömülü
Bu cehennem ateşi sönmeden hep yakacak
Bana mezar olsa da suyu soğuk Van Gölü
EY DÜNYA
Çirkine giydirirsin güzel ipek gelinlik
Güzel kızın nasibi eskimiş kefen giymek
Bence büyük cehalet hatta halis adilik
Bunları gözle görüp ve hala seni sevmek
Ecel gelirse şayet
Fayda vermez inayet
İster yatma zikir et
İstersen oku ayet
Seni bulur bu illet
Seni bulur nihayet
Ey tüm aleme önder şanı yüce peygamber
Ey insanları hakka götüren büyük rehber
Nurdan vucudun küfrün karanlığını yardı
On asır yanan ateş doğduğun an karardı
Kisranın on dört burcu düştü yıkıldı yere
'Karadır bu bahtım kara'
Kapkaradır hatta zenci
Senin aşkından Dilara
Sevgiye oldum dilenci
Yüreğimde var bir yara
Yeni doğan bebeğin sımsıkı kapattığı
Yumruklaşmış elleri hırsa delalet eder
Dede olup ölünce sonuna dek açtığı
Elleriyle parasız pulsuz gidiyorum der
Ashab-ı kehf'e tabi olup da onlara er
olan, Kıtmir duydum ki oda cennete gider
Ben şanlı sahabenin ardından giden bir it
Nasıl olur da bana derler sen ateşe git
Ne çabuk geldi ölüm ne de tez bitti hayat
Zannımca hiç ölmezdim gündüz dolaş gece yat
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!