Gelen yemeğini yer,suyunui çer
Halin nedir diye soranın olmaz
Ankara'nın yolu nereden geçer
Sesin feryadını duyuanın olmaz.
Bir köy var kar üce eteklerinde
DUYANIN OLMAZ
Gelen yemeğini yer,suyunui çer
Halin nedir diye soranın olmaz
Ankara'nın yolu nereden geçer
Sesin feryadını duyuanın olmaz.
Gençliğinde bir hiç peşinde
Sonra ekmek peşinde
Şimdiyse torun peşinde
Ey Tural unutma
Sesiz bir güç koşuyor peşinde
SESİZ ÇIĞLIK
Yine gözlerimin içine baktın
Ayrılğı aradın
Duygularımız çarpışan bulutlar oldu
Neydi bu çakan şimşek bende anlıyamadım.
Boynunu büküpte çaresiz kalman
Gücüme gidiyor,sesiz kalışın
Mahzunlaşıp birde elini sallaman
Zoruma gidiyor sesiz kalışın.
Sanki haykırıştı sesi duruşun
Büyüklerimizden bu mevkide zamanla üç gözlü bir evin bulundugunu söyleyen hayata olan şahıslar vardır.
Ayrıca değirmen,bu bir nevi soku taşı,seten taşı.Bu taşa aklımız yeter.Düne kadar dururdu.Yuvarlak,belirli bir çukuru ve kuturu bulunan yalak bir taş.Bu taşın içerisinde motor tekeri gibi bir yuvarlak taş,bu taşa takıl kol.
Eskiden insanlar buğdaylarını gerek ıslatıp,kabugunu soyarak yarma yaparlarmış,Bulgurlarını elde çevirme taşla,veya herhangi bir şekilde yenilecek duruma getirirlermiş.Tabi bu seki taşını dödürmek için öküz veya camız koşarak taşın dönmesni bu hayvanların gücünden yaralanarak yaparlarmış.
Bu muhit Setenli bağ ismini bu eskiden kalma taştan almştır.
Sevdadır.
Bir sevdadır
Sana olan tutkum
Daha yanındayken özlelem
Eylülülü İlkbahar yuapmaya çabam.
Elli üçtür,doğum yılın
Otuz dört köy,sarar kolun
Kınalanmış,sanki elin
Sivas gülü,can gemerek
Sevdalınım,ben Gemerek.
Bayrağıma Vatanıma Atama
Toprağına şehit düşüp yatana
Hem Dinime Kuranıma Ezana
Sevdalıyım seviyorum Türkiye'm.
Ömer Tural. Duyguların şairi
Sevdanın kanadı değdi sineye
Sinen beni haraladı sevdiğim
Nasıl inanmıştım bakış gülüşe
Gözler beni pareledi sevdiğim.
Kirpikler ok kaşlarınsa yay gibi




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!