K.Maraş'ın meşhur poyrazının karı kurutma gayretinde olduğu bir aralık öğleden sonrasında, 1973 yılına veda etmeye hazırlanırken, herkes O'nun hüzünlü bir mevsimde sevinçle beklerken doğdu.
Lise 1'de iken, Bahattin Karakoç'un Dolunay adlı çıkardığı o meşhur şiir dergisinin basıldığı ve hamurunun hazırlandığı merkezine bir arkadasının vesilesiyle gitmişti. O gün hayatında çok seyin değişeceğini hissetmişti. Okumaya başladı ve tabiidir ki, yazmaya da.
Hep bir kaotik hayatta yazı yazılacağına inandığı yıllar geldi. Belki de teknoloji ile ...
bir gül seni anlattı tüm koklayanlara,
o gün bugündür seni arıyorlar,
bir adım otesini sevmek,
kendini bulmak için
bu sabah karla kalktım.
buz tutmuş yüreğim.
aşka susamış dudaklarım,
lime lime olmuslar.
hislerim donmuş yerle birlikte.
ne zaman kafamı yastığa koysam aşk geldi.
bir şeyler hep bana yanlış gelse de,
aşkın en onulmaz yaralarına devalar aramak istiyorum.
evet istiyorum birşeylerin beni alıpta yollara düşürmesini.
evet bu akşam ağlayarak sabahlamak istiyorum,
birden kendime geldiğimde sabahın ışıklarındaki karanlıkta oturmak istiyorum,
evet seni yudum yudum içmek istiyorum
sensiz tam bir ay gecti
katran karasi gecelerle birlikte
öldürücü günler gördüm
Adeta cehennemi yasadim
hem içimde,hem disinda
hep bir gece apansiz beni
bir insan asıldı saçlarıma
bir aşk yuvasını dagıttım,
bir kapıyı daha vurup çıktım,
ama seni yanıma alıp goturmem lazım,
ateşi harlayacak birine ihtiyacım var...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!