Hatırladın mı ?
Geleceği unutturmak,geleceği silmeyecekti
Turna vurgun yemeyecek
Tuna nehri Budapeşteden geçmeyecekti
Varil varil toprak doldur ceplerine
Ya lazım olur ya dökülür
Tahta kol kaldır çimento
Yukarı bak bir saat
Sonra eğ başını
Fakülte sessiz kimsecikler yok
Ölmeni emreden yok ama sen yine de kork
Saç diplerime perçinlenmiş zehir
Kibir kokan sokaklardan geçerken
Bulantı ve tiksinti zuhur ederek
Tüm ihtişamı devirir
Devir kurnazlık devriymiş,bilememişim
Annem vicdanımı asarken iplere
Şekillendim
Bu iddialı bir serim
Ara verdim nefes almaya
Zamanı düğümledim
Bir ana fikrim yok
Çözümledim
Konuş bakalım ihtiyar
De ki, insan!
Karmakarışıklığı başlat
Bize de ikram et cebindeki kibirden
Ve bitiyor mesaisi evinde büyük bir ziyafet verecek olan sessizliğin
Dolabında bir ceset
İki siyah
Cüzdanımda hala senden bir parça var
Kitap ayracım
Mukedderatı belirleyen nokta
Sende olması gereken iki kırmızı
Yirmi yirmi kırk kırk
Alelacele,ulu orta
Akıyor zamanım,kanımca,süratle
Erkenden bitmiştir günüm
Şehrin geri kalanına göre
Çünkü onun uğultularına göz yumarım ben
Onca asfalt sesine
Nasıl uçar aklımdan sırtımda tepinişi
Adını bilmediğim binbir yabani otun
İkimiz de beyaz giydik anlamadım bu işi
Gel yanıma uzan ya da sakince otur
Bir çiçek koy mezarıma unutmuşum adını
Islık sesleri duyulmuyor
Şehrin uğultusundan
Oysa daha önce görülmemiştir
Nefeslerin tutulduğu
Dövgün naralar yankılanan ara sokaklarında uzun etekli kızların dolaştığı
Şehrin azaldığı yağmurdan arta kalanlara bir ses bahşetmemişti herhal tanrı
Sabahın kıvrımında aksak bir adam vardı
Paskalya geçmişti
Yaza varacaktık
Renkli kıyafetler giyecektik
Belki bir nota
Uygun,harmonik
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!