Dostluğu hafife alma,dost olamazsın,
Kimseyi küçük görme,sende büyüyemezsin,
Ağlamayı bilmiyorsan,gülmeyide öğrenemezsin,
Kendini çok iyi tanı,yoksa kaybolursun.
Kadehlerde,şarkılarda arama gücü,ancak sarhoş olursun,
Duygularımı zincire vurdum,daha fazla ağlatmasın diye
Kilit astım kapılarına gönlümün,kimseler girmesin diye
Anılarımı,ta baştan sildim geçmişi yaşatmasınlar diye
Şu bitkin bedenimi emanetçiye bıraktım,beni taşımaktan yorulmasın diye
Yoruldu bacaklarım,boş hayaller peşinde koşmaktan,gidemiyorum
Taze bir fidandım,çiçek açmak isterken,
Güneş'ine aldanıp,rüzgarına kapıldım kırıldım erken
Üzerimi kaplayan karmış meğer,üşüdüm ısınacağımı sanarken,
Zamansızmı açtım,yoksa kışmı geldi erken
Kök salıp,kol atmak istiyorum kırılmaksızın,
Güneş'i ilk onlar karşılar,
Kar'ı ilk kucaklayanda onlar,
Fırtına ilk onların bağrında kopar,
Dost'ları ya yalnız yaşayanlardır,
Ya da yalnızlığa mahkum olanlar.
En güzel bal'ı onlardan toplar arı'lar,
Seni sordular,
terkettiğini söyledim,
inanmadılar,
Birlikte olduğumuzu söylediler,
Oysa yanımda gördükleri,
O'nun bedeniydi,
İçime kin dolduran şu zalim yıllar,
Hayata küstüren bu kara günler,
Sevipte isyan etmiş gülmeyen gözler,
Öyle yaralanmışımki kaybolmuyor izler
Felek sillesini banada vurdu
Senin olduğun bir dünya'da sensiz yaşamayı düşünemezdim
Öylesine çok sevmiştim'ki kör ettiğini bilemezdim
Acıyla kıvranmanın ne olduğunu bilirdim ama, bunu senin yaşatacağını bilemezdim,
En acısı bu gerçekleri senin öğreteceğini asla düşünemezdim....
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!