Sakallarımda aklar yüzümde mazinin çizgileri
Ömür hazanın ilk aylarında
Belki bir eylül ortası
Belki kurumuş yapraklar gibi kuru bir dalım
Mevsimsiz açan bir çiçekten ziyade
Doya doya yaşamadım belki
Ömür ağacını söktüm kökünden
Kestim, gidiyorum..dal sana kalsın
Savruldum, kurtuldum yaprak yükünden
Estim, gidiyorum...yel sana kalsın
Bin yanlış karıştı bir tek doğruma
Şiirler yazıyorum
Gecenin derinliklerinde demlenen
Adın geçince paldır küldür aklıma gelen
Gözlerinden süzülüp yüreğime dökülen
Densiz şiirler
Şiirler dinliyorum
Meğer öyle değilmiş
Bizim olduğunu zannettiğimiz her şey aslında hiç bizim olmamış
Meğer ne kadar da onurluymuşuz, fahişe hayaller kurar iken
Peşinden gidilmesi gereken sahte kabadayılar yaratmışız serseri düşlerimizde..
Ne salakça sahtekarlık yapmışız,papatya fallarında; sevmiyor geldikçe....
İnadına iki kere kullanmışız sevmiyor hakkımızı.
Bu mevsim yaraları
Şarkımızın nakaratı kadar yorgun dilimde.
Çok içmişligimden de değil hani
Çok iç geçirmişligimden sarhoşum bu gece
En sancılı anına denk gelmişim hayatın
Su veren bulunmaz dilimin kerbelasına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!