Oluşum Şiiri - Yıldırım Kırlılar

Ölüm kanatlanmış geliyor
ak bir atın üstünde
kıpkırmızı gözleri
simsiyah bir pelerin içinde
yanıyor
yekpare zamanlarda
pelin yaprağının damlasında
yaprağinda damarında
kan olup akıp geliyor
çöl kadar sıcak ve bir o kadar
susuz ve hissiz
yüreğim ne kadar düzensiz
atıyor
beni düşün
düşüncem beni düşün
korkak ve ağlamaklı
cesur ve dayanıklı
dirençli
ve bitik ve yenik
beni düşün
işte böyle birşey sensizlik
ölüm kadar güzelsin
ölüm kadar çaresiz
yeniden doğmanın verdiği
o müthiş o tarifsiz
heyecan kadar
özgürlük kadar güzelsin
beni düşün
hayretler içinde
sana yaşadığım
sevdanın özlemin
en büyüğünü yaşa içinde
beni yalçın kayalarda
uçsuz bucaksız sularda
ve karanlığın başlattığı
amansız savaşlarda
annemin karnında
yüreğinde
senin karnında
senin yüreğinde
beni düşün
dokun o sıcacık ellerinle
dokun sahipsiz ruhuma
annem kadar güzelsin
annem kadar sevecen
sıkı tut kaçırma alnını benden
seni alnından öpücem
beni düşün
beni düşün
düşün ki
bizden uzak kalsın ölüm
bizim olsun hayat
bize yaşasın gülüm
bütün kâinat
yeniden kurulsun dünya
güneş yeniden doğsun
bir elimde yaşam
bir elimde sen olsun
yeniden doğsun çocuklar
zaman yeniden oluşsun
kamerimden çekil
ey... kökü cehenneme uzanan
karanlık şekil
kapatma ışıkları
ey... toprağında irin ve zehir yetişen
sularında kan ve çamur akan
adalara sürülmüş lanetli sefil
özümüzden çekil
beni düşün
kan ve kemik seslerinde
ihaneti ve yalanı
kılıcımla ikiye bölmüşüm
beni düşün
düşüncem beni düşün
zamanın içinde dışında ortasında
lahzasız fışkıran mavi masmavi bir ışıkta
yeryüzüne yılan gibi süzülüşümü düşün
ne ben Ademim
ne sen Havva
kimse yok sevgilim bu başlangıçta
bizi düşün
oluşumu
senden doğuşumu
kanım kanındır
canım canın
bizi hayretlerin
ve sarsılmaz yerkürenin
ilk yollarında
ilk adımlarımızı düşün
düşün ki başlasın oluşum gülüm
bizi düşün
sakın düşüncenin gücünü yabana atma
herşey böyle başladı
inan bana
Fatma.
YILDIRIM KIRLILAR 05.10.2019