Gündoğumunda ki taze aydınlığa benzetirdim
Yüzünde ansızın yanan tazeliği
Her sabah ellerinin beyazlığında yıkanırdım
Gözlerindeki sıcacık ışıltılar kurulardı
Hayatımın sel basmış afet alanlarını
Sesin çağırırdı güzün söndürdüğü ateşleri
Yeniden ve sönmeyecek şekilde yakmaya
Hayalin tutup çekerdi beni
Gecenin gökte gezindiği anlardan
Yıldızların ışıklara tutunup yüzdüğü anlara
Ne hoştu seyretmek makyaj yaparken seni
İzinsiz elbise altına giren başak tanes gibi
İzinsizce sarsılmayacak saltanatını kurardı
Gözlerimden gönlüme doğru hızla inerken
Birçok kadının yaptığı gibi
Sıkıntılarını dökerdi yeni saçrengine
Hemen de alışırdı saç rengin tenine
Çekildiğinde yalnızlığının şehrine
Sözün kanatları bile çarpsa
İncinirdi sessizliğinin gizemi
Mutluluk yayılırdı kaderime
Dudaklarından dökülen her kelimeyle
Her kelime arttırırdı seni sevme arzumu
Gökyüzü daha bir mavi
Denizler görmediğim kadar çarşaftı
Geceleyin yattığında düşlerinde uyurken ben
Bir gün ölüm yatırır kefenin döşeğine
İlahi huzurla kucaklarım davetsiz misafiri
Ama bakışların ve özlemin kalır gözlerimde
Ölümünde gurbeti olur mu acaba
Vade dolunca bulabilir miyim seni orada?
Kayıt Tarihi : 9.6.2006 19:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (3)