Her şey anlamını yitiyor,
Yitik bir ezgide, çoğalıyor hüzünler. Git gide külleniyor yüreğimde anılar ve anlamını yitiriyor söylenemeyen her cümle dilimde.
Esir ediyoruz kendimizi, kendi kurduğumuz zindanlarımızda. Düşler kuruyoruz, her düş kendi darağacında asılıyor. Faili meçhul aşklar gömüyoruz yüreklere. Zaman bir avcı gibi vuruyor bizi yüreğimizden…
Kaçamıyoruz, gidemiyoruz…Vurulup düşüyoruz…
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
ahhh ölüm.........sonsuzluğun diğer adı.....oysa söylenecek onca şey vardı......isyanımı nasıl susturacağım şimdi
Caddeler, sokaklar arşınlıyoruz, durmadan sıkıştırıyoruz kaldırım taşlarını yalnızlıklarımızla ve yine her yalnızlığın ardında, yalnızlıktan beter bir gölge peşimizde… İliklerimize kadar işliyor o yalnızlığın zift kokusu…
harika bir paylasimdi.dolu doluydu misralar.yüreginize saglik.tebrikler ant+10
sevgi ve selamlar efendim :)))
Bu gitmeler , bu iç çekişler, hüzünbaz düşüncelere gark olmuş bir ruh ve o ruhun heletini taşıyamayan bir bendenle kuşatılmışsan, bir gel diyenin olmamışsa hayata dair, bir gül diyenin olmamışsa bir nefeslik ömrüne biçilen paha olarak ve bir sus diyeneinin olmamışsa sol yanına teselli varsın uzansın ölümün o soğuk elleri, merhaba sadık dostum yalnızlığım, elveda alacakalı kaldığım ömür..
Uzaklar 10 Hamza Görgülü
bunca güzel yazıya kayıtsız kalınamıyorki sevgili Eylül ! tam puanım + ant
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta