Ölümün Gerçekliği Şiiri - Arşer Demir

ÖLÜMÜN GERÇEKliĞİ
Eğiliyoruz geçen günlerin her seferinde ve içindeki ve içimizdeki akan ırmağın gerçekliğine .
Yeniden ne olursa olsun ele geçirmeye çalışıyoruz erken yitmiş silahların gölgesinde ,
mücevherler ile birlikte.
Gerçek olan o derin çocukların ölümlülerinin gerçekliğini.
Nedense gerçek olan o
ölümlerin gerçekliğini hiç algılamadılar .
Şimdi o gün bu gündür.
Sevebilirler ‘mi bu tan gününün içindeki var olan ölümün gerçeğini .
Onların içindeki var olan acılarla birlikte, şekillenen günlerimizle birlikte.
Duvarları delen bir meşaleyi birlikte taşıdılar kül rengi bir günde.
Ateşi öyle bir parlaktı ’ki parçalıyordu saatlerin ve günlerin akışını, içindeki yanan gerçekliğiyle.
Bir saydamlığı vardı yanan o alevlerin içindeki kızılca olan, kızıla çalan renklerin .
Acıyı oluk, oluk yansıtıyordu bu günlerin gerçek olan gerçekliğinin içinde yanan altın alevleriyle birlikte acıları.

Eğiliyoruz yine hep geçmişte olduğu gibi bu günde kendi gerçekliğimize.
Günümüzün içinde bizi yaratan mukaddes ırmağımıza.
Erken yitmiş silahların cesareti mücevherleriyle birlikte. Bizlerin içinde alev, alev yanan acımızın tam
içinde, yine bizimle birlikte.
Ve derin çocuksu olan ölümlerle ve
ölülerimizle birlikte, yüreğimizin ve gözlerimizin tam içinde .
Ölümü nedense hiç anlamıyor onlar, ölümü hiç bilmiyorlar ve ölümle dalga geçercesine .
Gerçek olan gün bu gündür.
Ölümlerimiz bu gün olduğu gibidir bu tan günün içinde, gerçek olan gün ölümlerimizin günüdür .
Onlar için bu günün onların duvarlarını deldik.
Duvarlarını delmek için bir meşale taşıdık kül rengi bir günde, ateşin hararetini parçalayarak . Bir saydamlığı var 'ki o alevin, içindeki acıda, acıdır .
Acısıyla acıları birlikte yaşıyoruz, günümüzün içinde eş değer bir acıyla .
Ve yine geçmişimizde olduğu gibi, acılarını acılarımıza katarak acıyla geliştirdiğimiz bir yaşama
acılarımızla birlikte sevdalandık.
/Arşer Payiz )
14/Ekim/2019.