'Dünya,ya geldiginiz gün bir yandan yasamaya bir yandan,da ölmeye baslarsiniz'...(MONTAIGNE)
Ansizin bir sey oldu bana.
issiz bir sessizlik oldu.
gözlerim kapali sanki.
hareket etmiyorum.
konusmuyorum.
suskunum.
zifiri bir karanlik alabildigine.
zindan karasindan daha kara.
katran rengi mi desem?
tarifsiz bir karanlik...
Nasilda hemen duyuldu? ...(!)
örtülmüs üstüme beyaz bir kefen.
mor güllerin o tatli rengini almis dudaklarim,
suskun.
tenim sanki gecelerdeki ay gibi!
Akisleniyor evrenin sevgilisi cobanyildizi,nin muhtesem rengi her yerimde!
ve herkes agliyor bana,basimda.
öyle an ki o an...
sanki figanlar her makamda besteleniyor
deste deste hüzün kederli yüzlerde.
kötülüklerim unutulmus o an,
herkes iyiliklerimden bahsediyor.
bütün gözler oluk oluk akiyor...
'oysa ben aglamaya utanirdim! '
simdi bana agliyor bu millet.
aglama demek istiyorum,diyemiyorum...
...yikaniyorum
...el üstündeyim
yaratildigim mis gibi topragin icindeyim.
üstümde cayir,cimen ve otlar!
gelecek icin gidenlerdenim simdi! ...
(09.07.1999) (24.03.2006)
melle-almanya
Kayıt Tarihi : 31.3.2006 11:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Çoğumuz acıdan ve yaşamın gerçeklerinden kaçış yolu olarak şu veya bu zaman ölümü düşünmüşüzdür. Kontrolü kaybettiğimizi veya kontrolden vazgeçtiğimizi hissettiğimiz (depresyon) zaman ölmek isteriz. Bazen kızdığımız insanları cezalandırmak veya başkalarına acı vermek (intikam) için ölmek isteriz. Bazen olumsuz duyguların altında ezilir, ümidimizi kaybederiz. Bu olumsuzluklardan kurtulmanın yolunu bulamaz, tek kurtuluşun ölüm olduğunu düşünürüz. Ölümü istemek cesaretsizliğin son aşamasıdır. Kendini sevmenin tam tersidir. Bazen ölüm en kolay çözüm olarak görünür. Eğer böyle hissediyorsanız, büyük olasılıkla en kolay çözümdür. En kolay yolu seçmek cesaret gerektirmez. Cesaret, nedenini anlamasanız da, istemeseniz de en zor yolu seçip, takip etmektir. Kahramanın görevi ıstırabı, acıyı değiştiremeyeceğini kabul edip, yapabileceğinin en iyisini yapmaktır. Ölmek istemek genellikle denetimimizde olmayan bir şeyi kontrol etmek istemekten kaynaklanır. Yaşamımızın amacını ve niçin burada olduğumuzu bilmiyoruz. Hayatımızın diğer insanlara etkisini, diğerleriyle etkileşimini ve tablonun bütününü algılayamıyoruz. Zamanından önce ölmek kestirmeden gitmektir ve kestirmeden gitmeye kalkınca genellikle yolumuzu kaybeder, gideceğimiz yere daha uzun sürede varırız. İntihar en tehlikeli kumar olabilir çünkü bir sonraki adımın ne olduğunu bilmiyoruz. Ölüm bir son, ama acaba acının sonu mu? Gittiğimiz yere giderken çözümlenmemiş sorunlarımızı da kendimizle birlikte götürürüz. Benzer şekilde kendi ölümümüze karar verince de olumsuzluğu ve acıyı beraberimizde götürüyor olabiliriz. Ölmek istemek ve yaşamın enerjisini ölüme odaklamak gücümüz ve kontrolümüz dışındaki şeylere hükmetme yanılgısını üretir. Hayallerin bizi yaşamdan uzaklaştırdığını biliyoruz. Yaşamdan kaçış olarak ölümü istemek, dışsal şeylere odaklanmasının bir başka yoludur. Ölüm yaşamın doğal sürecinin bir parçasıdır ve bu anlamda ölüme hazırlanmak yaşamı bugün sonuna kadar değerlendirmek anlamına gelir. Bazı açılardan yaşamın tümü ölümün provası olarak düşünülebilir. Sevgi, cesaret ve gelişim dolu iyi bir yaşamımız olursa, ölüm gelince kabullenmek hiç de zor bir karar olmaz. Gerçekte bu karar hiçbir şekilde bizim kararımız değildir. Paradoks şudur ki hayatı ne kadar dolu dolu yaşarsak, ne kadar kahraman olmaya çabalarsak, ölümden o kadar az korkarız. Yaşarken güçlü ve cesur olan, ölürkende güçlü ve cesur olur. Şimdi yaşamımızdaki acıları kabul edersek, gelecekte olacakları da kabule hazırlanmış oluruz. Hayattaki amacımızı bilemeyeceğimize göre, neden tüm olasılıklara hazırlıklı olmayalım? Tüm cesaretinizi kaybettiyseniz ve en kolay yolu seçmeyi düşünüyorsanız, sizi yüreklendirecek şeyler bulmaya çalışın. Cesaret oralarda bir yerde ve siz, sizin için en iyi noktada ölmeyi hak ediyorsunuz. Bunu ançak kontrol hayalini bırakırsanız yapabilirsiniz. Gerçek cesaret emin olmadan, korkarak ve bütünü kavrayamadan, yapmak, yaşamak, herşeyi denemektir. Kahramanlara özgü bir görevle-yaşamınızla-karşı karşıyasınız ve yaşamınız süresince size eşlik edecek tek kişi için, kendiniz için bir kahraman olabilirsiniz. ...öyle yada böyle sükut icinde bekleyecegim seni ölüm!

issiz bir sessizlik oldu.
gözlerim kapali sanki.
hareket etmiyorum.
konusmuyorum.
suskunum.
zifiri bir karanlik alabildigine.
zindan karasindan daha kara.
katran rengi mi desem?
tarifsiz bir karanlik...
Şiir sürükleyici ve hayatın sonunu ve bu sonun ötesinde yeni bir başlangıcın pozitifini anlatan çok güzel bir kurgu. Kutluyorum değerli şairi. Saygılarımla.
Candan Erçetin'in dediği gibi
yalan başkası yalan/dünyada ölümden başkası yalan
TÜM YORUMLAR (65)