Ölümsüz Şiiri - Erdoğan Varım

Babasız büyüyen bir çocuğun ruhuna...

Sarı saçlarını çek alın üstüne
Siyah gözlerin sert bakışların etrafı
Süzmeye devam eden 8 yaşındaki
O beyaz tenli, uzun kirpikli çocuk

Annen sevmezdi, sen hep başka kadınları
Annen olsunlar istedin
Baban sevmedi, Kendine bir milletin
Babasını baba, milleti aile bildin
Hala çilesini çekiyorsun kons bilekliklerinin
Bol içkiler, kapı açanlar, komfetiler
Sahte ledle yüksek ışıkta kararan hayatların
Ve kolların yoruldu taşımaktan fıçıları

Sana ihanet edemezdim çocuk, Özür dilerim
Oyuncakların hep başkasının oldu her zaman
Sana sıfır kıyafet alınmadı mağazadan
Başkasının küçülen hayatlarını yaşadın
Özür dilerim çocuk, Özür dilerim

Gerci 5. Sınıfta çalışmaya başlayan
Ağzı burnu kan içinde betonda yatan
Birine çocuk demem ayıp belki ama
Ortaokulda boynuna ölmeği takan
Hep baba kokusu çekme hasretindi
Oysa egzoz ve yağ kokusu ,
Kesif bira kokusu çekti cigerlerin
6 yıl sonra başladın da sigaraya
Özür dilerim.

Benim babam sensin, annem acıların
Küçük yüreğin kaldırmadı da
Ölüverdin diyelim mi?
O çocuksu hislerin, güzelliğin
Saflığın, Masumiyet ve merhametin
Vicdan ve iyilikseverliğin
Ve tüm güzelliklerin ile öldün be çocuk
Hala Ağlıyorum ardından 12 sene sonra bile
İçimde gömülü durur tabutun
Ve içinde diğer tüm güzellikler ile...

Sen beni büyüttün çocuk, büyüttün
Babalık dayakları yiyerek hepten
Ve hep sevilmek isterken yürekten
Beni sen büyüttün oğlum
Ve bir gün vade dolunca
Dolunayda dizlerime yatırıp okşarım saçlarını
Sevilmek istediğin kadar severim seni ben
Bırak mesai Geç başlasın
Annen kızsın
Dokuz kat toplar sokakta kalsın
Ardı ardına verilsin selalar akşam ezanları

Ama kimse sana vurmasın.

Çocuk sana yüreğimde bir cennet kurdum
Orada yaşayacaksın ben sağ oldukça
Bir tabut ki cihanı koysam sığar tümden
Güzel çocuk, Sarışın çocuk
Bir oğlum olana dek o tabuttasın sen
Bir kızım olunca da oyun arkadaşı olacaksın...

Senin için kazanacağım oğlum...
Ne olursa olsun
Seni öldürmek zorunda kaldım ben bu intiharlar yaşamında
Çünkü çok masumdun, kıyamadım kirlenmene
Ne ağzına sigara yakışırdı ne de küfür
Ben Özür dilerim, tabuta koydum seni

Evet
Bir çocuk cesedi içimde duruyor
Yaşanmamış bir çocukluk hayali ile beraber

Ve o çocuk
Çıkmak istemiyor tabutundan ama
Hala bir kız görünce
Yüzü kızarır, utanır
Tabutu tekmeler

Severse gülüşlerime sızar, bazen de bakışlarımda şefkat oluverir
Hala korkar karanlıktan o
Sarışın
8 yaşında
Zayıf
Uzun kirpikli kara gözlü
Çiçek koklamayı seven erkek çocuğu...

Sen varsın, ben de ölmeyeceğim
Ta ki öcünü alana dek...

Tonyukuk Erdoğan Varım