Olumlama Serçesinin Benlik Gözyaşları

Hayrettin Taylan
1968

ŞİİR


23

TAKİPÇİ

Olumlama Serçesinin Benlik Gözyaşları

Gönül penceresini örttüğümde duyguların serçesi geldi can çerçeveme.
Serçe:
…Canan nerde? Neden pencereni kapattığın gönülde onun üstünü örttün. Bu sevdanın kaç damlası var. Kaç damlada hüzne teslim edilmiş anlarınız, can kırıklarınız var. Hangi arayışın, hangi aranışın, hangi zekanın tortularından çekip sevmeye geldiniz.Olmak ile sevmenin ikileminde olumluluk atlasında renklerinizle, renkli dünyanız nerede?

-Bu tutkuların babası gün’eşini seherlerinize yolladı mı? Ben gibi serilmiş umutlarınız ya da kanatlarınız var mı?
-Olumlaşma çizginiz nerede?
Şairzal:
-Bedenin ışığını yansıtan iç gözle gözdür.İç gözün istediklerini gözümüz yansıtır.Görmek istediklerimizi görürüz. Gördüklerimiz tesadüf değil.Onlar o ana, o güne, o ömre sunulmuş derslerdir.Hiçbir şey tesadüf değildir.
İç gözün sağlamsa gözün sağlam duyguları, umutları, yaşanırlığı görür.İnsanın için hep aydınlıktır.İçimizle sürekli iletişim halindeyiz. İçimize sürekli akan dışsal kirlilikler ve negatif enerji vardır.Bunları olumlu tekillere taşımak gerekir.Olumlaşmanın aynasında taranmak gerekir.

Olumlama, değiştirmek istediğimiz, değiştirmekte kararlı olduğumuz, bizi rahatsız eden her davranış, düşünce yada geçmişe ait bir durum için bilinçaltı zihnimize düzenli olarak gönderdiğimiz mesajlardır. Bilinçaltımızdaki negatifliği temizlemektir.Kirlenmiş bilinçaltı filtremizi güzel amaçlarla, düşlerle, algılarla, kendini tanıyarak, severek, aşarak, kendinle uzlaşarak gittiğimiz dileklerdir, bağlardır.
Araştırmalardan yola çıkarsak”-İnsan kendisiyle iletişim köprüsü kurar.Sürekli içimizdeki içsel radyonun frekansındayız.Kendimizin kanalında sürekli yaşamsallık iletişimi kurarız.”

Normalde sürekli olarak kendi kendimize iletişim kurarız. Araştırmalara göre bu iletişimin %77'si negatiftir. Bir günde zihnimizden ortalama 60.000 civarında düşünce geçtiği kabul edilirse, bir günde 46.200 adet olumsuz düşünce üretiyoruz demektir. *Kişisel Gelişim*

-İşte bunca negatifin içinden senden sevginin pozitif şehrini istedim.Bu şehrini sunuver bana.

Ruhuna komşu olmaya gelmiştim.
Şulenar.
-Ruhuma komşu isen hem gülüme, hem külüme muhtaçsın.
Sıkılmayacaksın benden. Erich Fromm’un dediği gibi:” Sıkılmama, sevmenin tek koşuludur. Sıkılanlar sevgi değil, arayış içindedir. Bu yüzden arayışın kışı mısın? Ruhumun,ömrümün, ilklerimin, bütün heveslerimin, dahası biriktirdiğim bütün yaşamanın güneşi misin? Gün’eşim olarak gelip her duygumu, her ilkimi, her arınışımı, arayışımı, sevda hevesimi, ömrümü ısıtır, içsellerimin karanlığını aydınlatır mısın?
-Sevgili ,bütün bu saydıklarımın toplamadır.

Şairzal:
-Sevgili, bilincin, sağlam algıların, adımların, duruşların, sevmelerin merkezidir.İkisini tümleyen olgulara, iyi niyetlere, ortak amaçlara, mutlu arayışlara gitmektir.Orada aynı hayatına işlemine bütün güzelliklerin toplamı, bütün iyi niyetlerin çarpımı, bütün temiz ve bilinçli anlara bölünüp pay ile paydayı sağlamaktır.Kötü emellerin çıkarmasından sıfırı bulup ikilemlerden, ikilikten, binlerden bir’e gitmektir.
-Aşk, yaşamın, içselliğin, ruhun , zorlukların, milyonlarından arınıp bir’ olmaktır.Bir’in merkezinde üst benliğin merkazkaçıyla kendini bulup kendince yaşamaktır.

Şulenar:
D’ağlara çıkmayı bilmeyen kırmızlık gülüydüm.Güleçliğime gelen sahte sesli, zevk kanatlı bülbüller vardı. Anlık masallara peri olamazdım. Öyle salyalık düşler perisi değildim.
-Her insan seçilmiştir.Bu seçilmişliği iyi seçimlerle onura etmelidir. Ben seçilmişliğimin serçesiydim.
-Seçildiğim aşkta özel bir serçe olmak isterdim.Biliyorsun serçeler ağlayınca ölür.Ben de seçildiğim adamın aşkında ağlarsam ölürüm.
Şairzal:
-Yine bir başka ustam SARTRE:”Hayatta yapılacak o kadar çok hata var ki
aynı hatayı yapmakta ısrar etmenin anlamı yok...”

-Bu sevdanın kırlangıcı oldum ki can kırıkların olmasın diye. Bu sevdanın nemli gözleri benim. Gözlerinde hüzünleri sulayacak damlalar inemezdi.
Biz , güzel ilişkinin denklemindeydik. Uyumlarımız dizeleniyor.Ortak paydalarımız payımıza düşenleri zevkle sunuyor. Ortak zevklerimizin dilinde aynı şarkı olup çalınıyoruz. Aynı sevgilerin aynasında şıklığa, güzel yarınlara, anlara taranıyoruz.
-Sevgi ve mutluluk kuşatıyor ruhumuzun şehirlerini.Aynı pencereden hayata bakmanın esintilerindeyiz.Aynı güneşin aydınlıklarında karanlık kalmış içsellerimizi aydınlatıyoruz.

-Emin adımlarla güvenli, sağlam, içten, çıkarsız, sadıklığın can sandığında sevmeyi birbirimizi daha çok sevmeye çoğullanıyoruz.
-Böyle bir aşk var mı diyenlere karşı, biz böyle bir aşkı yaşayarak size tanıtıyoruz.

Hayrettin Taylan
Kayıt Tarihi : 26.4.2013 18:26:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hayrettin Taylan