Ölüm çok komik bu günlerde,
dertten-çileden boşanırcasına,
gökyüzüne yelken açarcasına.
Binlercesi rotasını çizer;
denizinde tabut yüzen,
bulutlarında yarasalar asılı,
gündüzü olmayan,
kana bulanık gecesine.
Mezarına gidersin gözyaşlarıyla ama;
çürümüş kurtlu cesedine, kokuşmuşluğuna.
Mezarına gidersin çiçeklerle ama;
sunamazsın nerdedir kiminledir?
Anacım / babacım / sevdalım,
ayağı prangalı, elleri kelepçeli insan ağlama,
ağlanacak birileri varsa bizleriz.
İsyan çanları çalan beynimizle,
direniriz gecelere uyumaksızın,
kan-ter içinde bir elimiz tetikte pusudayız.
Onlar bize ağlasın;
acıkmayan-susamayan-acı bilmeyen,
o kararmış mosmor sakız etleriyle.
Onlar bize çiçek sunsun kanıyla sulayıp büyüterek,
kokusunu rengini bilmeyen,
yorgun, eskimiş yırtık ruhlarıyla.
Bizler direnmeyi biliriz;
beton üstünde-gazete altında,
bir yudum suyla-bir kırıntı ekmekle avunmayı,
mutluluk biliriz.
Ölmeksizin.
Kayıt Tarihi : 29.5.2007 01:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
''Tanrı sevgisi öylesine büyük, öylesine sınırsız ki, biz insanların doğru-yanlış ayrımı ilizyonlarına bile izin verdi. Bazı şeylerin günah, kötü, yanlış olduğu, bizim sınırlı düşüncelerimizin ürününden başka bir şey değildir.''
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!