Rabbi, Süleyman'a nice meziyet verdi.
Kurda, kuşa, rüzgara, cine hükmederdi.
Azrail açıktan gelirdi o devirde.
Ölümden korkan biri vardı o şehirde,
Telaşla çıktı peygamberin huzuruna;
-Ey Süleyman, sen bir çare bulursun buna!
Bu gün Azrail gördü beni, ters ters baktı,
O manalı bakış benim canımı yaktı..
Galiba yaşlandığımın o da farkında,
Anladım ki canımı alacak yakında.
Senden son bir isteğim vardır, ama hemen,
Beni rüzgara bindir, azrail gelmeden,
Yerimi bulamaz Hindistan ülkesinde,
Emret şu rüzgara, götürsün üflesin de...
-Öyleyse git güle güle, uğurlar ola...
Rüzgara emretti onu çıkardı yola.
Ertesi gün Azrail'e sordu Süleyman;
-Falancaya çok ters bakmışsın, hem de yaman?
-Ey Rasül, onu burda gördüm evvelki gün,
Ömründen ona kalan sadece iki gün.
Burada olması geldi bana acayip,
Bir günde nasıl orada olacak gidip?
Onun canını Hindistan'da almam gerek,
Yüzüne bakmıştım bunu merak ederek...
04.04.2005
Kayıt Tarihi : 27.10.2006 08:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kutlarım.
Sevgi ve Saygılarımla.
Ama Allahü Teala imandan Kur'an'dan ayırmasın.
Son nefesimizde kelime-i Şehadetle çenemizi kapamak nasip eyleye.
Amin.
yüreğinize sağlık
selam ve saygılar
TÜM YORUMLAR (4)