ölümden geldim;
konserve yaşamların
artık kentlerin ülkesinden...
duvarlar yükseliyordu
yıkılırken duvarlar!...
bir küçük terk ediş öyküsü
oldum kendime...
sabundan gövdelerin üzerinde
öyküsüz bir cenin masalı
daha yükselmesin diye!
ne varsa sana dair,
ellerimdedir...
ellerim beynimin ilk öğretmeni.
kalabalık tanrısı yüreğimin,
beynimse...
kal şimdi kibrinle
baş başa ölüm ülkesi!
eşkalin çoktan belirlendi
aynasında tarihin!
sende bir içre bahar bıraktım
ellerinde git,
gözlerinde şüpheli bir kal!..
gıcırdayan kulak memesi
sessizliğinde
bütün bir öfkesi!
kahverengi sesli düzeninde senin,
ah o uysal sazende...
sanma ki bir bakış uğruna
bıraktım onu sende!
aşkımı bıraktım
bir bıçak gibi!
aşkımı bıraktım ölüm ülkesi.
gül saplı bir bıçak gibi
duruyor şimdi böğründe!
ölümden geldim
açıldı konserve yaşamların kapağı,
artık kentler boşaldı denize bir bir...
yayıldı bu zaman hovardası gönlüm
en geniş halkasıyla
atıldığı yerden...
sürüklendim sevdakar bir dalgayla...
yok oldu zaman, derken...
körpecik bir çitlembik ağzında
ansızın bitiverdim!..
Ekim - Aralık 2002, İstanbul
Kayıt Tarihi : 19.8.2023 14:35:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!