Yaşarken,
adım adım yaklaşabilmek
his ederek varabilmek.
Bilmeden olsun istemem,
bilerek, tüm benliğimi yaşamış olarak,
ölümde güzeldir
Tıpkı gözünü,
ilk defa dünyaya açmak gibi,
güzel olsa gerek…
Ölümde güzeldir.
Ölebilmekte de bir o kadar.
Yaşamakla denk düşer,
Bir dal gibi,
toprağa sere serpe serilmek
Alabildiğine tüm kötülüklerden
Arınmış olarak.
Bir dal gibi düşebilmek,
Nasıl düştünse öylede kalabilmek
O güzelliğe varmadan;
sana verilen emanetleri,
yani ten denen fiziksel varlığı,
Öyle itinalı, öyle dikkatli
Ama sonuna kadar,
harcanmamış bir zerresi kalmazcasına
Dal gibi toprağa verebilmek.
Gülerekten,mutluluğu yaşamışcasına
Aşkı tatmış ve özlemlerini gidermişcesine..
Dostluklar edinmişcesine..
Sevdalarını bitirmişcesine.
Tüm Hayallerini gerçekleştirmişcesine..
Artık geride yapacak birsey kalmamışcasına..
Tüm sevgileri pay etmişcesine..
Toprağa sevdalanmışcasına..
Öyle bir anda düş ki Toprağa..
Toprak senden harcanmamış zerre bulamasın..
Harca tün sermayen olan,
Ten denen,
Seni hep taşıyan,
ve sonra sana ihanet eden,
o Fiziksel varlığı..
Dur, Ne?
Kim hain olan…
Ten denen fiziksel varlık mı..
Yoksa sen sen Ruh denen evrimleşmemiş
Fizikselleşmemiş varlık olamamış.
Birey olamamış hep hayalde kalmış,
Teni koşturmuş durmuş
sonra terk etmiş
Söyle bana kim hain olan...
Taşıyan mı, Taşınanmı..
Hadi söyle bakim…
Yine ikileme düştün..
Hep öylesin..
Hep kaçamak göreşirsin..
Bir yakınlaşır bir uzaklaşırsın..
Aslında bence hain olan
Sensin...
Senin,
hainliğin için,
Hep, Hep
YAŞAMAK İsteyeceğim….! ! ! ! !
Birden geldim,
Yaşayarak ve Yaşatarak...
Bire giderim…
25 Temmuz 2002 (50. yıl)
Wermelskirchen
Kayıt Tarihi : 25.10.2004 21:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ölümler görmüş bir bebeğin dehşet gözlerinde parlar
Leylak kokusunu bilmeden ölmek midir masum olmak
Üçüncü sınıf eller birleştiğinde
Mor dağların ötesinden umut fışkırır
Güzel kadınlar azgın adamları delirtir
Ümüğüne basılmış gibi nara attığında çakallar
Zamanı geriye sarmak için geç kalınmıştır
Eller tetiğe basmıştır katliam şafağında
Lekeli gömlekleriyle çocuklardır kurban
Diline tutuklu adamların damak tadı yoktur
İçi kurtlanmış meyveler vardır
Rol yapmakta üstüne yoktur liderlerin
Ölümlerden önce de sonra da kameralara sırıtırlar
Loş ışıkta asiler fısıldaşır
Madem ki vardır iktidar, bir isyan da muhakkaktır
Eşya namusunu yitirmiştir kirli savaşlarda
Kalıp kalıp sabun olmuştur bedenler
Hayat ölmekle güzelleşir bu topraklarda
Ardına verdiklerin olmamalıdır
Yolunu açtıkların gelmelidir ardından
Ağzını açtığında aşk ekilmelidir yüreklere
Toprak üstüne bastığında incinmemeli
Tepelerin ardından heybetin görünmeli
Irak şehirlerde adına şarkılar söylenmeli
Reşit çocuklara babaları seni anlatmalı
Ölüm, sen de hayat bulmalı
Ölüm, sende güzelleşmeli
Ölüm, sende ölmeli
Memet Karabalık
TÜM YORUMLAR (2)