Ölümcül Bahça Ağıdı Şiiri - Abdülkadir B ...

Abdülkadir Budak
51

ŞİİR


26

TAKİPÇİ

Ölümcül Bahça Ağıdı

Şu köşede çardak vardı sarmaşıkları olan
Şu yanında çekirdeği kırmızı domatesler
Kahkahaların vardı bahçevana eşlik eden
En uzak çevrelerde dillenmişti güzelliğin
Ne olmuş yeşil giysine yırtılmış rengi soluk
Güzel bahçem sende mi döşeğe düşecektin

O beyaz badanalı kırmızı kiremitli
G
..........
..........

Abdülkadir Budak
Kayıt Tarihi : 16.9.2002 10:50:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin

    "HER VARLIĞIN ÜZERİNE FANİLİK DAMGASI VURULMUŞTUR ! BAKİ OLAN İSE SENİN RABBİNİN VECHİ-YÜZÜDÜR-DİR" SURE-İ ER-RAHMAN-

    "SENDE ÖLECEKSİN ONLAR DA ÖLECEKLER!" -AYET MEALİ-

    "BÜTÜN NEFİSLER-KİŞİLER- ÖLÜMÜ TADICIDIR" -AYET MEALİ-

    "BEN BATIP SÖNENLERİ SEVMEM!" -AYET MEALİ-

    Herkese hayırlı ömürler hayırlı ölümler dilerim.

    Cevap Yaz
  • Nazır Çiftçi
    Nazır Çiftçi

    Büyük bir özlem ve hayıflanma.Doğayı insanla perçinleştirme. çok hoş anlatım. severek okudum. kutlarım. Usta. selam size.

    Cevap Yaz
  • Sude Nur Haylazca
    Sude Nur Haylazca

    Metropole teslim ollunca yitirilmiş güzelikler...

    Cevap Yaz
  • Naki Aydoğan
    Naki Aydoğan

    Abdulkadir Budak
    Ünlü şair

    Doğadan kopartılan bir bahçe bakılmadıkça hükmü dağdır.
    Dağa ver sonra geri al ve bağ yap.
    Şair dağa vermiş.
    Hadi bağ yapalım bahçemiz olsun yine.
    Çok güzel betimleme
    Kıssadan hisse kendi bahçemizi yeniden betimleyelim.

    Cevap Yaz
  • Ünlü Şair
    Ünlü Şair

    Şu köşede çardak vardı sarmaşıkları olan
    Şu yanında çekirdeği kırmızı domatesler
    Kahkahaların vardı bahçevana eşlik eden
    En uzak çevrelerde dillenmişti güzelliğin
    Ne olmuş yeşil giysine yırtılmış rengi soluk
    Güzel bahçem sende mi döşeğe düşecektin

    O beyaz badanalı kırmızı kiremitli
    Gönlünü çelmeye çalışan konut nerde
    Nerde kuş seslerine karışan çocuk sesi
    Ya esnek dallarına kurulan salıncaklar
    Konuş ölümcül bahçem dilini biliyorum
    Çıngı mı düştü içine erken mi bastırdı kar

    Koltuk değnekleriyle ayakta duruyorsun
    Nerede güllerini sürekli koklayanlar
    Kelebeklerin hani bal devşiren arıların
    Yüzün niye sararmış ya ellerin nerede
    Kımıldat dudağını beni tanımadın mı
    Çekip gitmiş gibisin yabancı bir iklime

    Gül biçimi kaşıklarla yenen öğle yemeği
    Nerde sularını güneşe öptüren havuz
    Kıvrak tepsilerde koşuşan demli çaylar
    Bir kara yel mi esti göğüs geremediğin
    Kıtlık kıran mı geldi gittiler birer birer
    Ilık nefeslerini her şeyden çok sevdiklerin

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (5)

Abdülkadir Budak