Ölüm sana hiç yakışmadı be delilam.
Kavgana seslendirdiğin müzik hala mırıldanır dağlarda...
o terk ettiğin ciloda lalikanda...
Hep böyle çocuk kalacak
hep böyle yaşamı masum kılan güzelliğinle
dolacak bu son baharlar...
Şimdi kahkalar da öksüz kaldı be delilam.!
Yaşama dair çığlıklar,
tokat gibi yapışan zılgıtlar sessizleşir.
sende anlam bulan tüm türkülerin dahada derinleşir.
Ekolojik gelgitler teslim olup ölümsüzleşir...
Savaşmaya bestelenmiş sloganlar
inadına barış türküsü çalar
İnadına var oluş melodilerin çıkmazında,
son bulur anılarınla...
Ve çocuk ruhlu özlemlerin yankılanır dolunayda
meskeninde yükselen sesin,
yağmurların kokusunu bastırır.
Avdilkuvi’de infaz edilmiş bir gülüşünle
Alçak bir yaşama salıyorum son şiirimi.
Şimdi pimi çekilmiş bomba gibi duygu karmaşalığı
bir anda imha oluyorum bir nefeslik saltanata...
Bir kurşun bu kadar mi anlam yüklü olur.
Bu kadar yıldırımlar yağdırıp bir mücadelede
gerilla Selamıyla tusunami olup geçer...
Darmadağın ve parça parça dağılmış
bir Ananın yüreğinde
sana ölüyor sende yaşam buluyorum be delilam.
Kimyasallar sahiplendi bir notanın duraklamasına
Bir müziğin ağızdan yüreğe sonsuz bir rotada nöbet tutabileceğine.
Hangi mezar taşıyabilir ki
o çılgınca o çocukça yanardağlar gibi patlamayı.
kaçak sevdalıkların fitilini yakıp geçmek...
Yapma be delilam ölüm sana hiç yakışmadı.
Kayıt Tarihi : 12.5.2014 00:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!