Ölümün en yaşanası saatleri,ter içinde uyanılmış bir rüyayı tasvire kalkışan soluksuzluk ve kırmızı bir gökyüzü..
Ölümler zifiri bir ömre merdiven dayatırken,gidenler kalanları hiç özlemez miydi?
Tanrı tüm ölümlülere bu kadar adaletliyken bir tek bizim mi sevdiklerimizi erkenden almayı iş edinmişti? Yoksa tanrıdan daha mi az sevmiştik sevdiklerimizi
Binlerce hatta milyonlarca ölüm sorgusu bitmemişken yeni ölümler neden bu kadar erken başlamıştı? Tanrı çok çalışkan olmalı yada yeni bir arazi satın almış olmalı yoksa bu kadar insan nereye sığacaktı...
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.