Sivrilen gözleriyle vahşi vaşaklar vardır
İnsanlar sürünür yırtınan karanlıklarda
Mozartlı giyotinler iner beyin dalgalarına
Artık ne âtidir,ne sevdadır,ne gamdır
Karışır birbirine bambaşka bir dünyada
Tut ki yarım kalıverir bir mutluluktur
Güneşle kayboluverir
Caddelerin yalnızlığını dinlemek için
Yağmurun kollarında yürünür
Bir bezm-i meşk aleminin şahikasıdır ki çoğu zaman
Feryadım bir aşığın edasına bürünür
Mehtabı yar diye koynuma alırım
Tut ki güneşle kayboluverir bir mutluluktur
Karanlığa gömersin umutlarını
Yıldızlar daha güvenilir,çocuksudur
Oradadır rüyaların esrarlı anahtarı
İsli karaltılardır,silahları ölümün suratında
İsli karaltılardır,buz gibi yakar tenimi
Bil ki saatler işkencedir
Feryadım bir garabet edasına bürünür
Gaipten yarınımın hikayesi görünür
Bir peri suret halinde annem rüyama gelir
Acımasız şehirler ormanında
Ankara’da
Derken bulutlar aralanır
Gölgeler ordusunu gönül payitahtımda ağırlarım
Hislerimi öldürürüm sisli gecelerde
nisan 94
İrfan KarapınarKayıt Tarihi : 27.2.2007 21:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
selamlar saygılar
ekrem bozkurt
TÜM YORUMLAR (2)