Ölüler beyaz gelinlikleriyle karşılıyorlar göğü,
yürüyorlar 'iyi ki'leri 'keşke'lere bırakarak.
Toprağın tahammülü yok yağmura,
Çocuklar büyümüş artık, çocuklar rahmete aç.
Ölüler öldüklerini biliyorlar,
diriler yaşadıklarından emin,
emin onlar, ölümün: bir daha esmez,
bir rüzgar olduğundan.
Gün, orada yunmamış hayatlara varıyor artık,
artık parmaklarımdan sızan kalbim değil.
Ölüler sokaklardan günahlarıyla geçiyorlar,
geçiyorlar tanrıların önlerinden uçarak.
Anneler önlerini kesiyor onların,
el öpmeleri bekliyorlar
gelinliklerinden medet umarak.
Ölüler öldüklerini biliyorlar,
dirilerin imanı kalmamış ölüme.
O kargaşada, o nümayişte,
Her anne kendi ölüsünü yüzünden tanıyor,
benim ölümün yüzü arabaların altında.
Ölüler dereleri atlıyorlar,
türküler söylüyorlar ıslanaraktan.
Üşütüp hasta olmaları yok,
yakınıp ağlamaları.
Benim gözlerim büyüyor onların karşısında,
ellerim titriyor kaburgalarını sayarken.
Her ölü bir türkü söylüyor özlediğine
Her ölünün bir özlediği var
Her özleyen biraz ölü.
Benim söyleyecek türküm çok daha
Çok daha bana türkü söyleyecek!
Kayıt Tarihi : 20.5.2017 19:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!