Dokuz yaşında doğruldum.
Kırkına merdiven dayadığımda bu sömürü düzenin alnından tam on ikiden vurdum.
Onlar ise iki kere 12 Eylül zulmü yaşattık diye seviniyor.
Toplu esaret (12 Eylül 1980) sonrası tek tek direnişi yok ederek bizden kolay kurtulacaklarını sanıyorlardı.
Oysa asıl ikinci 12 Eylül günü kendi ayaklarına kurşun sıktıkları gündü.
Türke savaş açmış olmanın bedeli ağır olacaktı.
Nitekim öyle oldu.
Bir Türk fırtınası tüm zalimleri tüm gücü ele geçirdikleri halde boğdu.
Bütün dünyada akıttıkları kanın içinde boğuluyorlar şimdi.
Önder Karaçay
Kayıt Tarihi : 18.8.2024 14:45:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hikayesi:
Düştüğünü unut ve hemen dogrulmaya bak. Ölü Canlar - Nicolay Gogol
12 Eylül!
Tam bir "ABD/İSRAİL" projesi!
Yapay ayrılık, "SAĞ/SOL!"
O gün;
Aynı silahı akşam "sağcılara"
Sabah solculara veriyorlardı!
Aynı namludan çıkıyordu ölüm!
Ve o ölümler üzerine "AĞIT",
Propaganda,
"NEFRET BİRİKİMİ!"
Kullandılar, tepe tepe!
Sonra da hem "DİN SATTILAR, HEM ATATÜRK!"
"Netekim,
Mezarı bile unutuldu!"
Tarihin kara sayfalarında yerini aldı!
Şimdi mi?
Operasyonlara devam,
Kozmik odalara kadar!
İşin rengi değişti, anlayana!
12 Eylül!
Tam bir "ABD/İSRAİL" projesi!
Yapay ayrılık, "SAĞ/SOL!"
O gün;
Aynı silahı akşam "sağcılara"
Sabah solculara veriyorlardı!
Aynı namludan çıkıyordu ölüm!
Ve o ölümler üzerine "AĞIT",
Propaganda,
"NEFRET BİRİKİMİ!"
Kullandılar, tepe tepe!
Sonra da hem "DİN SATTILAR, HEM ATATÜRK!"
"Netekim,
Mezarı bile unutuldu!"
Tarihin kara sayfalarında yerini aldı!
Şimdi mi?
Operasyonlara devam,
Kozmik odalara kadar!
İşin rengi değişti, anlayana!
TÜM YORUMLAR (2)