Ölü Toprağını Atmak Üzerine

Yaşamayı sevdiği için değil
Ölümden kaçtığı için sağ kalanlarla
Kişiyi sevmeye degil
Ayrılıktan kaçmaya duranları,
Yarınları görmeye değil de
Ölümü görmemeye bakanları
Özgürlüğe koşanları değil de
Çatışmadan kaçanları
Yeniyi kovalamak varken
Ağırlamak yerinde sayanları;
Tek suçu belki şu gezegenin

Taşımak;
Hedefine gitmeyip
Sadece müsait bir yerde inmekten,
Sevmediği sahneleri izleyememekten
Her bitişi erken kabul edip,
Koltuğunu terk etmekten korkanları
Tek suçu belki şu gezegenin

Merakini yitirmişleri,
Kendince görmüş geçirmişleri
Gidecek yerini dünden bitirmişleri
Atamamak sırtından;
Yaşamak için yiyenleri ve
Yemek için yaşayanları
Hatta bunu aynı anda yapanları
Doyuramamaktan başka ne suçu var

Başını kaldırıp yıldızlara bakamayacak
Baksa arkasındaki gerçekten korkacak
Bir gece daha uykuları kaçmasın diye
Hikayeler masallar uyduracak insanları
Kandırmaktan başka ne suçu var

Bir çift bacağım olsa dağlara koşarım
Bir çift kanadım olsa göklere uçarım
Diyenlerin bir çift eli yalnız kendine sadığı
Bir çift gözüm olsa döner ufka bakarım
Bir tanecik sevdiğim olsa koynunda yatarım
Diyenlerin, bir tanecik beyni yalanlara boğduğu
Şu dünyada, suçlu bu koca tas parçası mı?

***

Çıkar başını kızgın kumlardan
Dışarıda yemyeşil bir vaha yoksa bile
Çıkar başını kızgın kumlardan
Suyun sesi gelmiyorsa bile
Kanamıyorsa ayaklarının tabanı
Yaşamak ölmekten nasıl farklı ?
Beklemek ölümü bir odada,
Ölmekten daha mı karlı ?
Bir olur mu hiç
Yüz yıl yaşayanla fanusunda
Yirmi yılda kıran duvarları ?

Unutma,
Koşanın ayak izi kalır dünyaya
Yatanınsa göt izi belki anca
Anlamsız diyebilirsin dünya,
Karşı çıkmam elbet haklısın
Her şeyin anlamı olmalı dersen
Sustururum, yanlışın yarıda kalsın
Beyninin oyunu çünkü bu sana
Hiçbir şeyi anlamayan o küçük
Kırış buruş karnabaharın...
Bir çakmak kıvılcımının içinde
Spontane doğan bir dünyanın,
Ne anlamından bahsediyorsun
Boşa yakılmış çerağların

Yaz bir kenara,
Yürünmüş patikada kar kalmaz
Çamura mı bulanacaksın ?
Bakir toprağa bas ayaklarını,
Yepyeni yollar açacaksın!
Yanacaksın madem, karanlığa koş
Üstada kulak ver, kaç aydınlıktan
Madem yanmaktan kaçışın yok
Bari karanlıklar aydınlansın
Hiç içilmemiş suları iç, içeceksen
İlk senin dudakların ıslansın

Çünkü;
Akışa bırakacaksan kendini
Bil ki işenmiş sulara dalacaksın.
Tarihi değiştirenlere iyi bak !
Yoldan çıkmışları bulacaksın.
Ya yen şu korkunu, kır bacağını şeytanın
Ya da üzerinde biriken tozlardan
Kendine mezar yapacaksın.