ben senin susmalarına hep alışıktım da
sen ısrarla seninle konuşmaya çalışan birinin sessizliğe gömülmesinden hiç mi korkmadın?
hâlâ umudu olan insanlar oturur saatlerce kapıyı izler
benim umudumun artık bir kapısı yok
penceresi yok, evi yok.
ben gözlerinin içine bakılırken vazgeçilen bir kadınım.
sen şimdi beni bir gecede senden vazgeçmemle suçlarsın
binbir gece beni yapayalnız bırakan sen değilmişsin gibi
beni delik deşik eden bu yara bu acı senin hiç yanından geçmeyecek sanıyorsun, san.
beni de herkes sanmalarımdan vurmuştu
Sana kapımı bir daha çalma dedim ama o kapıyı hiç kilitlemedim, sen bunu anlayamazsın
yarım bıraktığı bir cinayete geri dönermiş her katil, dön.
Es kaza gözlerin dolsa bir aralıkta ben senden önce hüngür hüngür ağlardım
şimdi bir yerlerde ölüp gitsen haberim bile olmaz
Ölümden başka bütün ayrılıklara kafa tutarım sanıyordum
sonra bir veda yaşadım bütün insanlık öldü.
Sahi nasılsın?
Bitişimize yumduğun gözlerin nasıl?
Ben bu yolda herkesle savaşırdım ama herkesle.
ama bizi senden korumayı unutmuşum ben
şimdi uğruna savaşacağım dualar edeceğim tek bir hatır bırakmayan ruhun nasıl ?
sen benim göğüs kafesimden bu hayata iki eliyle sıkıca tutunmuş çocuğu çaldın
sen beni ben olmaktan alıkoyan tüm çirkinliklerden sıyrıldığım yeri dizlerini çaldın
Seni aşk diye savunduğum tüm zamanlardan özür dilerim
Biz öldük ama ben yaşamak zorunda olduğum çağda kaldım
Burçin Çelik
Burçin ÇelikKayıt Tarihi : 23.8.2024 23:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!