Olsun da Çamurdan Olsun

akrep demiş akrabaya
akrep zehirli dilin biri
hasret kalanda merhabaya
var mı akraba gibi

hiç de duymadım
bir kör
söküp çıkartsın gözünün birini görmüyor diye
ve
sâhibinde yeri nasıl da belli kalır
aratır kendini
kesilip atılan kangrenli parmak bile
o parmak ki
görmeden evvel bıçağı
gövdenin tümündeydi acı
iyi etmeye marazı harman eylediler ilacı
ve söylemezler mi
‘bir elin parmaklarıdır kardaşla bacı’

öyleyse derhal kesilmeli
akrabanın akrabaya uzun olan dili
kötüyü iyi etmeli
yahut iyi görmeli

nihayetinde
kimsin demeden evvel
sual ederler kimlerdensin
varsa akraban
o sana sen ona aynasın

isterim ki
akraba akrabaya demesin kötü
sonuçta
kökünden ayırt ederler otu
biline ki
herkes
ırkının kısa bir özeti

20 Eylül ’95