Olmuyor Olmuyor Şiiri - İbrahim Halil Demir

İbrahim Halil Demir
2034

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

Olmuyor Olmuyor

Rutubetli ve sıkıntılı bir gün,
Ellerim başımın dibinde,
Gözlerimi tavana dikmiş,
Çıkmazlara girmiş misali,kara kara düşünüyorum.
Unutmak istiyorum olmuyor,
Havsalımdan çıkarıp atmak istiyorum olmuyor,
Gamzeli yanakları gözlerimin önünden gitsin diye,
Ha bire kara sevdalı gözlerimi kapatıp açıyorum,
Ama yine olmuyor.
Doğruluyorum yerimden alıyorum kağıt kalemi elime,
O an kafamdan geçenleri bir, bir günlüğüme yazmak istiyorum olmuyor,
Kağıdı buruşturup atıyor, kalemi de fırlatıyorum.
Kendi kendime hayıflanıyorum.
Bu nasıl sevgilidir bu nasıl sevdadır diye suçluyorum kendimi.
Sevilen sevenine bir adım atmaz mı?
Sevilen sevenine bir umut vermez mi?
Bu utangaçlık bu ürkeklik nereye kadar?
Acaba bu sevda bu şekilde yeşerir dal budak verir mi?
Niye bunları hiç düşünmüyor?
İnsan bu kadar zalim ve acımasız olur mu?
Bu soruları sorup durdum kendi kendime.
Ama maalesef makul bir cevap bulamadım.
Ya benim şansızlığım,
Yada sevdalım tarafımdan sınanma biçimimdir bu diyerek,
Kendimi avutmaya başladım.
Her gördüğünde yüreğimi hoplatırcasına,
Alımlı gülüşleriyle beni hem kendine tekrar sevdalandırıyor,
Hem de bu sevdanın can suyunu özellikle vermiyor.
Benden ne istediğini amacının ne olduğunu bir bilsem,
Rahatlayacağım.
İtiraf edecek olursam böyle sevdalar hoşuma da gidiyor,
Çünkü bir sonraki günü umutla bekliyor insan,
Umutsuz yaşamak çok zor olduğundan,
Onun böyle sağ gösterip sol vurması da başka bir heyecan veriyor.
Uzandığım yerden aniden doğruldum,
Buz gibi suyla elimi yüzümü yıkadım,
Saçlarımı bıryantin sürülmüş gibi suyla ıslattım,
İnce dişli tarakla geriye taradım,
Özene bezene ütülediğim fildişi rengindeki pantolonumu,
Ve narçiçeği rengindeki yüzde yüz pamuktan olan gömleğimi giydim.
Dışarı çıktım. Sıkıntılarım nedense birden bire geçmişti,
Zira onun arşınladığı yollarda volta atıyordum.
Ona rastlamak nur cemalini ve gamzeli yanaklarını görme ümidiyle.
Önüme bakıp yürürken bir karaltı sezdim.
Başımı kaldırınca onu karşımda gördüm,
Kalbimin kuş gibi çarptığını hissettim yine her zaman gibi,
Şakıyan dilim lal oldu ve konuşamadım ama o da aynı gülüşleriyle,
Gülerek yoluna devam etti.
Onun bu gülüşü beni hem heyecanın doruğuna ulaştırdı,
Hem de çıkmazlara girmiş,naçar olmuş bataklığa düşen,
Çırpındıkça batan biri misali etmişti.
Hemen cesaretimi toplayıp hiç yapmadığım arkasından koşar adımlarla,
Gitmeye başladım.O da bunu sezmiş olacak ki adımlarını biraz daha yavaşlattı.
Nihayet yanına geldim ve niye böyle yaptığını sordum.
Ben bana sevdalanana böyle yaparım benim sevdalımı sınav şeklim böyledir.
Yine, benim yüreğimi hoplatan bir gülüşle kendisine ve sevdasına aynalık eden,
Gözlerime bakınca bayılırım gibi oldum.
'Gömleğin çok yakışmış sana 'dedi ve 'haydi eyvallah' diyerek benden uzaklaştı.
Ben yerimde donakalmıştım, kaskatı kesilmişti bedenim.
Üzerine salça sürülmüş ekmeği eliinden alınmış bir çocuk misali ağlamaklı oldum
Gözlerimi kırpmaksızın üzüntüyle karışık sevinç göz yaşlarıyla
Arkasından sadece baktım, baktım, baktım.
25/072007

İbrahim Halil Demir
Kayıt Tarihi : 26.7.2007 11:30:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İbrahim Halil Demir