Gök güvercinlerinin göç mevsimi soldurdu yüreğimin baharını
Kirpik uçlarımdan sızıp aktı
göz bebeklerime boca ettiğim hicranım
Hatırladıkça yoksul çocukluğumu,
en çok baba yokluğuyla ıslandı yastığım
Kızgın çöl kumlarında dondu ayaklarım
Orman yangınları gibi tutuştukça yüreğim,
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta