Ölçü Şiiri - Önder Karaçay

Ölçü neydi?

Kaç insan öldürünce zalim,
Kaç kitap okuyunca alim,
Kaç kilometre yol gidince seyyah,
Kaç diyar görünce gezgin,
Kaç hezimetten sonra bezgin olur insan?

Hayat bir matematik midir? Yoksa hesap kitap işi mi? Herkes kendi hesabını neye göre yapmalıdır?

Ölçü nedir?

Çok kaçın, az kaçın karşılığıdır?
Denge bu mudur?
Hayat dengesizliğin bir dengesi midir?

Kim kararını veriyor az ve çokun kaç olacağına?
Neye göre ve kime göredir ölçü?

Aynı çamurun suyu değil miydi herkesin yaratıldığı?

Dünya için insan mı yoksa insanı bir maliyet olarak görenler mi maliyet?

Doğa yarattığını insan gibi mi görür?

İnsanı insandan üstün kim görür?

Neden sadece eşitlik doğarken ve ölürken sağlanır?

Hayat eşitsizlik alanı mıdır?

Artı da mıyız?
Eksi de miyiz?

İleri de miyiz?
Geride miyiz?
Hangi yöne gidiyoruz?

Duyunç ne ölçer?
Hukuk, adalet ve kanun ilişkisi nasıl işliyor?

Beşeri yasalar neden doğanın yasalarına aykırı yapılır?

Kim kime neden yasa yapar?

Kimsenin midesi kimseden büyük olmadığına göre doymayanların midesini cepleri gibi kim genişletiyor?

Dünyada ki canlı ölülerin kefenlerinin cebi gibi yaşamı sona erenler için neden kefenlere cep dikilmiyor?

İnsanlığın gelecekte arkeolojik araştırmalar da bugün yaşananlar ile ilgili bulması gereken izler neden yok edilmek isteniyor?

Yok edilebiliyor mu? Yok edilebilecek mi? Doğa bu izlerin yok edilmesine izin verir mi?

Sahi ölçü neydi?
Dünya kaç yaşına girmeli ki!
Geriye giden insanlığı durdursun.

Doğanın insana verebileceği yeni bir yaşam şansı kaldı mı?

Daha doğrusu insanlığın doğaya karşı yaşam isteme yüzü var mı?

Dünya yeni bir yaşam süreci başlatmak adına tüm yaşamı bunca zulmü kaldırmadığı için sona mı erdiriyor?

Sürdürülebilir olmaktan çıkan yaşamın sona doğru ilerlemesinin başka ne tür bir sebebi olabilir!

Ölçünün ne olduğu anlaşılmadığı için ölçünün kaçtığı gerçeğini idrak etmediğimizden dolayı doğa kendini kurtarmak adına bir fatura kesiyor yaşatmayanlara!