Olay (Sylvia Plath) Şiiri - İsmail Aksoy

İsmail Aksoy
1898

ŞİİR


17

TAKİPÇİ

Olay (Sylvia Plath)

Nasıl da katılaşır elementler! –
Ay ışığı, şu kireç kayalık
Gediğinde yattığımız

Sırt sırta. Çivit mavisi soğukluğundan
Bir baykuşun feryadını duyarım.
Dayanılmaz sesliler girer yüreğime.

Beyaz beşikteki çocuk döner ve iç geçirir,
Açar ağzını şimdi, talep eder.
Küçük yüzü oyulmuştur ıstıraplı, kırmızı ağaçtan.

Sonra yıldızlar vardır – sökülemez, sert.
Bir dokunuş: yanar ve hastalanır.
Göremiyorum gözlerini.

Elma çiçeklenişinin geceyi buzlandırdığı yerde
Yürürüm bir çember içinde,
Eski hataların bir yivi, derin ve acı.

Aşk gelemez buraya.
Kara bir boşluk kapatır kendi kendisini.
Karşıt dudakta

Küçük beyaz bir ruh el sallar, küçük beyaz bir larva.
Uzuvlarım da terk etti beni.
Kimdir uzuvlarımızı bedenden ayıran?

Eriyor karanlık. Dokunuruz sakatlar gibi.

[1962]

Sylvia Plath (1932-1963, ABD)
Çeviren: İsmail Haydar Aksoy

İsmail Aksoy
Kayıt Tarihi : 25.11.2008 22:42:00
Hikayesi:


Event by Sylvia Plath How the elements solidify! - The moonlight, that chalk cliff In whose rift we lie Back to back. I here an owl cry From its cold indigo. Intolerable vowels enter my heart. The child in the white crib revolves and sighs, Opens its mouth now, demanding. His little face is carved in pained, red wood. Then there are the stars - ineradicable, hard. One touch: it burns and sickens. I cannot see your eyes. Where apple bloom ices the night I walk in a ring, A groove of old faults, deep and bitter. Love cannot come here. A black gap discloses itself. On the opposite lip A small white soul is waving, a small white maggot. My limbs, also, have left me. Who has dismembered us? The dark is melting. We touch like cripples. [1962]

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İsmail Aksoy