Sen, bu dil nasıl bir okyanustur, bilmezsin
Bunu bilmen için
Viyana'ya
Elinde kılıç, altında at
Düşmanlar ile dövüşe dövüşe
Doğa doğa, öle öle, seviye seviye
Öle öle, dirile dirile
Yollardaki yürüyüş, göç ve molalarda
Bütün
Koku, renk, ağaç, bitki, hayvan, çiçek
Irk, din, mezhep, meşrep
Bütün her şeyi öğrenmen gerekir
Bu dil böyle yapıldı, böyle yaşadı
Bu güne geldi
Şöyle bir düşünüp yazsan bir yere anlarsın
Giz'den gizik
Çiz'den çizik
Kay'dan kayık
Yay'dan yayık
Arslan, sırtlan, kaplan
Bozan, böğürtlen
Çıtımık, karamık
Evireç, kaldıraç
Bir de -iğrek eki var
Yokuşurak, enişirek
Temizirek, pisirek
Soğurak, sıcarak, ılırak
Aşınırak - aşınmış
Keskinirek
Kap'tan kapı
Çat'tan çatı
Al'dan alış
Ver'den veriş
Yem'den yemiş
Em'den emiş
Böğ'den böğürtlen
Süt'ten sütleğen
Boz'dan bozağan
Kara'dan karağan
Gap, gapı, gapısal, kapız, gapısalık
Burun, burunsal, burunsalık
Tort'tan tortu
Port'tan portu
Git'ten gider, bit'ten bider
Dur'dan düver
Vur'dan vurar
Yat'tan yatır, kıt'tan kıtır, çıt'tan çıtır
Sen bu dili ne sandın
Yar'dan yarık, kır'dan kırık
Boz'dan bozuk, yap'tan yapık
Kep'ten kepik, dep'ten depik
Böğelek
Top, topalak, cıypacak
Yir, yirik, öğür, uğra, uğrak, tara, tarak, yir, yirik, böl, bölük, kır, kırık
Kır, kıraç, tur, turaç, kalaç
Teng-tengri, sar-sarı, yum-yumru
Su-sulak, döl-dölek, dal-dalak,
Çökelek, çakıldak, böğelek, bıngıldak, ışıldak
Beleş, dene-deneş, sava-savaş, gev-geviş, sev-seviş, de-deyiş
Kavur-kavurga, mal-mala, çal-çala, çiv-çivi, köz-kösür(közür) , kıs-kısır, öz-özür
Lığ-lığlak, gırt-gırtlak, pürt-pürtlek
Fişek, deplek, gödlek
Kert-kertik, pus-pusuk, kes-kesik, tut-tutuk, kürü-kürek, sür-sürek
Ton-tonbiş, Tobboş-tonbiş, tıp-tıpış
Gıngırbiç, kertiş, öl-ölü, kal-kalı, yal-yalı, sal-salı
Bezgin-gezgin, şişek-fişek, si-siyek-siyeklik,
Dön-dönek-döneklik
Sak-saklı, tok,-toklu, tek-teke, fek-feke
Kes-keseğen, dur-durağan, yat-yatağan
Üzmüyorsa üzengi
Varmadıysa varmangın
Pişmediyse pişmengin
Katmadıysa katmangın
Enmek-engin, dinmek-dingin
Yukarı-yokuş, tokuşmak-tokuş
Tut-tutak, biç-bıçak, az-azı, yaz-yazı
Senin kaç bilmediğin yol ile
Kelime yapar bu millet
Saklan-saklanmaç, patla-patlangaç
Kar tatlısı-karsanbaç, huylan-huylangaç
Utan-utangaç, somur-gaç, solun-gaç, fışkır-gaç
As-askı, bas-baskı, kes-keski
Hörtük, sürtük, kertik, pırtık, yırtık, örtük
Sap-sapıtma-sapık
Kapa-kapat, eğ-eğme
But-buda
Ot-otlak, yurt-yurtlak, gırt-gırtlak
İyi-iyin, kötü-kötün, kır-kıran, kal-kalıç, al-alıç, kak-kaklık
Öl-ölet, göl-gölet, su-suvat, ör-örme, sür-sürme
Bardak, yardak, kardak, kıkırdak, fıkırdak, fingirdemek, zangırdamak
Eş-eşgin, al-algın, dal-dalgın, dol-dolgun
Dor-doru, kur-kuru, sar-sarı, yar-yarı
Farfar-farfarı, tın-tıntını, mas-masması
Aksır-aksırık, tınsır-tınsırık, öksür-öksürük
Cik-cikilti, dıın-dınıltı, cayır-cayırtı, homur-homurtu
Vız-vızıltı, şak-şakırtı, fokur-fokurtu
Yalt-yaltak, kalt-kaltak, hoşukçu (rol yapma) , gırtlak, bağırtlak
Kekmek, süsmek (boynuz ile)
Acı-acımık, kızıl-kızamık, kara-karamık, ekşi-ekşimik
Yumurta, yumrultlamaktan olabilir mi?
Hele bir -si eki var ki, sorma gitsin
İnsansı, hayvansı, incirsi, üzümsü
Kırılası, öpülesi, sevilesi, geberesi
Sözüm ona sen yeryüzünde daha bundan
Güzel bir dil mi bulabilirsin
Her yerin hakiki bir ismi vardı Erzin'de
İsa'dan olanların oturduğu yer Eseli
Kara Mustafa'dan çoğalanlara Karamustafalı
Mahmut'un çocuklarının oturduğu yer Mahmutlu
Mustafa'dan olanların yurduna Mustafalı
Çocuk oyunları vardı, sayayım şimdi
Topal karga, dın dın arı
Çüt duttum çüşdur eşşeğim
Kale yıkmaç, davranma, moçcu
Çellik, hâlelim hûlelim vs.
İyi-iyin, kötü-kötün, kır-kıran
Kal-kalıç, al-alıç, kak-kaklık
Öl-ölet, göl-gölet, su-suvat
Ör-örme, sür-sürme
Eş-eşgin, al-algın, dal-dalgın
Bardak, yardak, kardak
Dor-doru, kur-kuru, sar-sarı, yar-yarı
Kıkırdak, fıkırdak
Zingirdemek, zangırdamak
Farfar-farfarı, tın-tını
Aksır-aksırık, tınsır, tınsırık, öksür-öksürük
Cik-cikilti, dıın-dınıltı, cayır-tı, homur-tu, vız-ıltı
Şakır-tı, fokur-tu
Yalt-ak, kalt-ak
Hoşşukçu (rol yapma)
Kek-mek, süs-mek (boynuz ile)
Ak-arca, kok-arca
Öte-rek, beri-rek, aşağı-rak, yukar-lak, top-arlak,
Ak-sı, bak-sı, tüt-sü
Lapa-maç, sık-maç, tok ediyorsa tok-aç,
Toparlaksa topaç, kum alıyorsan kumaç (küçük havuz)
Çay-ır, kay-ır
Sed-sedir, kep-kepir
Kırp-ık, kirp-ik
Der-i, yar-ı
Mas-a, kas-a
Divmek'ten divir
Çom-ak, çan-ak, yan-ak
Çiz-i, diz-i, gez-i, yaz-ı
Yol-ak, sol-ak, bul-ak
Kadana, çedene, tezene
Buhara, buhurdan, badana
Kumu açmaktan kumaç
Dili açmaktan dilmaç
Evirdiğin şey evraaç
Güm-bürtü, şan-gırtı, tan-gırtı
Tık-ırtı, şak-ırtı, lak-ırdı
Düz-en, göz-en, pür-en, mür-en
Sap-an, kap-an, tap-an
Hiza'dan hezen
Dur-uk, sap-ık, kop-uk, tep-ik, kep-ik
Kart-al, part-al
Saht-e, taht-a
Kırlangıç, menengiç, gıngırbiç
Pür-çek, ger-çek
Çom-ça, boğ-ça
Sak-ağı, bük-eği (bukağı)
Çer-ençe, çerençeci
Sak-ız, tık-ız, iki-z, dik-iz, çek-iç
Solu-ngaç, bağırtlak
Baca=puhara
Sırt-lan, kap-lan, ars-lan
Kırt-ıl, tırt-ıl
Ti-tibili, gak-garga, vak-öğürdek, ördek
Sed-ir, seden
cöd, cöddü, cötten
Çalı-lık, yurt-luk, dayı-lık
Kuluç= kulunç, kuluçka
Pötür-ge, süpür-ge, kavur-ga, çekir-ge
Çek-im, gaç-ım, geç-im, biç-im, sök-üm, tak-ım
Çıt diye kırılırsa çıtırık
Çatallanırsa çoturuk
Kalınsa kaba
Yapılı ise yaba
Kaşıyorsa kaşağı
Biliyorsa bileyi
Ek-in, ak-ın, çık-ın
Uç-urum, hoş-urum, kötü-rüm
Kuru-kurak, bat-ak, yut-ak
Alın, yalın, kalın
Yürümekten yörük
Törümekten Törük (Türk)
Tırmaladığı için tırmık
Boğum-boğanak
Sağım-sağanak
İncemsi, kalınımsı, tepemsi, çukurumsu
Tavşa-n, yavşa-n
Say, sayı, sayı-klama
Böl, bölü-k
Kep, kebe, kepenek (kapanak) kepcik
Eb (ev) , ebcik (evcik) , evcilik
İz, izci, izcilik
Un, ufra, ser sofra
Afur tufur ederse tafra
Yet, yetik, yetenek
Alırsan apartma
Koparsa kopartma
Si-dik, gü-dük, ku-duruk
Diz-gi, sez-gi, bil-gi
Bil-ik, dil-ik, sil-ik, yol-uk, sol-uk, bel-ik
Yol-luk, bol-luk, fol-luk, el-lik, dil-lik
İn-nik, pin-nik, çel-lik, çift-lik
Evsin, kıyak, cıncık, ışıllık
Yorulmaktan yornuk - istirahat (kağnı) , yannık
Pürtlek, ödlek, cırlak, otan,
Ak, akar, sakar
Tengerlenmekten teker
Sağ, sağlık, sağmal, sağlam
Yos-un, tos-un
Yon-sul, yok-sul, çis-il
Gev-er, sav-ar, dağ-ar
Değ-er, eğ-er
Koy-un, boy-un, toy-un, oy-un
Mor-uk, tor-ik
Çor-ak, tor-ak, yasa-k, kapa-k, sapa-k
Topalak'tan topak
Kirildek, kirmen, kirildemek
Cib-ar, kib-ar
Bey belirsiz, meydan işsiz
Sür-gün, yor-gun, sor-gun, dur-gun
Uç-gun, düş-gün, sap-gın,
Kıl-cal, ön-cel
Sür-ek, kür-ek
Bit-irim, kötü-rüm
Süz-gün, üz-gün
Kır-ca, boğ-ça
Keleb-çe
Davul-umbaz
Dik-eç, kek-eç, yam-ak
Kal-muk, yam-uk, küt-ük
Tom-ruk, çom-ruk
Kapa-k, sapa-k, topa-k
Göl-et, su-vat, böv-et
Sok-ak, yut-ak, dut-ak (dudak) , çök-ek
Çat-ak, yut-ak, bit-ek, bul-ak
Tek-ir, vık-ır, hak-ir
Geberdal, kireboğulu
Kek-mek, did-ek, kes-ek
Sok-unduruk
Çat-ırtı, çat-lak
Pürt-lek
Yar-ık, kaz-ık, dik-eç, kir-eç, at-aç, kır-aç
Yas-sı, ıs-lı, ıssız
Hiç utanması olmayana yüzsüz
Sen bu dili ne sandın
Yıldız, baldız, çuvaldız
Gül-laç, süt-laç, em-eç, gül-eç
Bel-en, çel-en
Bağd-aş, oyn-aş, uğr-aş
Göz-e-nek
Uğru-n
Kon-şu, dur-şu, kur-şu-n
Ağ-rı, san-rı
Sık, sıkı, sıkız, tık, tıkı, tıkız
Yaln-ız, boyn-uz
Sap-an, tep-en
Cen cen edere cencen
Cak cak edene cakkavu
Temiz, sarı-kızıl, kat kat ve cevizli ise paklavu
Bu dil nasıl bir okyanustur
Bir ömrünü versen, öğrendim diyemezsin
Oğl-ak, oğullamak=çalmak
Loğul-loğlak
Lığlak = iniş aşağı
Eskiya = ataşlı eski
Aslı= eski yanık
Göde=çalışmayan
Soda=
din-gil, çın-gıl, dan-gıl, dun-gul
Hapahap gelmek, hapban
İnc-ik, bonc-uk, cınc-ık, cinc-ik
Tingil tos
Şaka, kaka, caka
Ger-çek, pür-çek
Kırlangıç, gıngırbiç
Kesken, kıskan
Baş-ak, dib-ek, köm-be, kat-ıl
Yar-gı, kar-gı
Gül-ağan, soluğan
Sar-maşık, çap-raşık
Çap gelmik = eğri, ölçüsü bozuk
Sal-ma, böl-me
Öğle'den öğün, göverirse gövün
Dut, dağdağan, dadanak
Gör, gören, görenek
Av, avın, avanak
Göz, gözen, gözenek
Gel, gelin, gelenek
Yal, yalın
Diren-ç, gönen-ç, devr-it, kır-mıt
Der-gen, bel-gen
Ot-lak, yurt-lak
Yöğrülmekten yoğurt, evrilmekten avurt
Git'ten gider, bit'ten bider
Uğunmak'tan uğrak (kriz, nöbet, uğuldama nöbeti)
Kal-aç, tur-aç, sav-aş, sav-sak-lama
Dene-ş, de-yiş, sev-iş, gev-iş
Çal-a = (süre, yoğurt çalmak, kılıç çalmak)
Bilgi toplayan, belleyen Nurdan Bilgen
Tak-ım, bak-ım
Bil-ik, dil-ik, yir-ik
Pus-uk, kes-ik, tut-uk
Yalıyorsa yalı, çivmekten çivi, kısmaktan kısır
-"Fişuuuu'dan fişek, siymekten siyek
Taze üzüm yaprağına tiyek
Dön-ek, kon-ak
İnmek'ten engin, dinmek'ten dingin
Bezmek'ten bezgin, kızmak'tan kızgın
Yukarı'dan yokuş, tokuşmak'tan tokuş
Akla ziyan kaç yol ile kelime yapar bu millet
Saklanmaktan saklambaç
Patlatmaktan patlangaç
Kar suyu tatlısına karsambaç
Huylu olana huylangaç
Utanana utangaç
Işıl ışıl eden zamansız hovarda kıza şıllık
Sürtünene sürtük, yırtınana yırtık, örtünene örtük
Yal-tak, kal-tak
Ot-lak, yurt-lak, iyi-n, kötü-n
Sen bu dili ne sandın
Tek-er, kes-ek
Bedir-ik, kir-eç, kır-aç, sık-ı
Çint-çıntırık, cılk-cıddırık
Kudur-kuduruk, cığın-cığındırık
Yaslan'dan yassı
Bel-en, çel-en
Em-eç, gül-üç, süt-laç, gül-laç
Bağda-ş, uğra-ş, oyna-ş
Göz, gözene, gözenek
Kon-şu, dur-şu
Gül-gülan, solu-solucan
Sık-ı, tık-ı
Baldız, çuvaldız
Oğul-oğulak, loğul-loğlak
Hele bir de -si eki var ki
Joker mübarek, her yere, her şeye olur
Sağımsı, solumsu, arkamsı, önümsü
Bir de -esi'miz var
Öpülesi, kırılası, geberesi
Tavşa-n, yavşa-n
Şaka, taka, caka, faka
Dann-dangıl, dunn-dungul
Kapı, kapız, kapısalık, burun-burunsalık
Burun-burnaz, kurun-kurnaz
Olmayacak şeyler zart zurt
Git-gider, bit-bider
Sen bu dili ne sandın
Lan oğlum sen yeryüzünde bundan
Daha güzel ve Türk'e özel
Başka bir dil mi bulabilirsin
Çocukken naylon ayakkabı giyerdik
Ayağımıza göre ayarladığımız deliklerin
Sıkıştırma tokasına kilte denirdi
Yani bir kilit aparatı
Her yerin ve her şeyin anlamlı
Bir ismi vardı. Aileler bilinen bir
Büyüğü ile anılırlardı. Aynı "Osmanlı" gibi
Karamustafalı
Mustafalı, Mahmutlu, İsalı
Osmanlar, Hafızlar, Ömer Fakılar
Muhtarlar, Cafaroğlu ve Ağan
İsimleri Mustafa Ağa, Ali Ağa
Bekir Ağa, Ömer Ağa, Muhammet Ağa gibi
Bir de -erlek ekimiz var
İleri-ilerlek, yukarı-yukarlak
Öte-öterlek, beri-berirlek
Cır cır - cırlavuk (ağustosböceği)
Hır hır - hırlavuk, gür - gürlevik
Zıyp-zıypak, kay-kaypak
Hel-helke, hel-gin, hel-ik
Çev-çevgan, yor-yorgan, fıs-fistan
Tor-torba, çor-çorba, tos-tosbağa, kur-kurbağa
İyi yeniyorsa yengel
Çek-mece, kes-mece, bil-mece, boğ-maca
Bir örnek
"Eline kızgın siyen daik! "
Yani, eline kızgın sahan değmiş demek
Dingiltepe: en yüksek
Yut-yudum, but-budun, tüt-tütün
Omurga, kaburga, kavurga, sıyırga
Çök-çökelik, et-etelik, çöz-çözelik
Çemre, çemkir, çemcik
Bağ-bağda takmak (çelme takmak)
Bağdaş da buradan geliyor
Pür-püre-püren
Nal-nalça-nalin
Kal-kalça-kalın
Kıv-kıvcı, kıvrak, kıvrangaç
At-atlı, atak, atlangaç
Pat-patla, patak, patlangaç
Dol-dolap, yala-yalap, çala-çalap
Zıypmak'tan zıypık, kıymak'tan kıymık
Çıt-çıtçıtı, zım-zımbırtı, hom-homurtu, kıs-kısırtı
Hımhımı: yavaş hareket eden
Yani sömsömü, gımgımı, masması, ditdiri
Kıyp'tan kıypıtmak
Coorp! (Corpadan, coorpadanak ak suya düşme-ses taklidi)
Mil-mildirim (müldürüm) , yıldır-yıldırım, kaldır-kaldırım
Ağ-ağıl, dağ-dağıl
Adaş, gündeş, çağdaş
Sar-sarat (kalbur) , sur-surat
kes-kesne, yal-yalna, biç-biçke
Çav-çavuş, çavlu kay-kayış
Gıtti: küçük ve kısa
Gıttili: gömülü
Doğdaç: yeni doğan bebek
Zumban: Bir kuş cinsi
Evcil, dağdancıl, balıkçıl
Kak-kaklık (keklik)
Ötağan: öte gün, öteki gün
Bir deyim:
"Elinen ekmek gibi kaybolmak"
Eşe garı, yani rahmetli anneannem, biri yittiğinde kullanırdı
Kert-kertiş (kertenkele)
Kalmuk, kusmuk, kesmik, tırmık, zıymık, sürtük, kertik
Vurum, kurum, durum, yorum, serim
İşte böyle bir okyanustur Türkçe...
2008
Kayıt Tarihi : 28.1.2016 21:43:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Gülhan Özkara](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/01/28/okyanus-93.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!