Yine bir günü esintinin uçurduğu yaprak misali geçirmeye ramak kalmıştı.
Yavaş yavaş esrarıyla kaybolan güneş, günün biten acısıyla terk ederek gidiyordu, tıpkı bir sevgili gibi arkasına bile bakmadan.
Öylece bakmak ne kadar büyük bir sızıydı, günlerce beklenen rahmetin tecellisi gibi. Aydınlığın muştusu her gün bir adım yaklaşırken, ebediyet ölçüsünde şekillenen gönüllerin kokusu her bir taraftan gelmeye yüz tutmuşlardı.
Her birimizi küresellik adına seküler bir kimliğin müntesibi olmaya zorlayan despotik asrın cahilleri, mukallitliğin her versiyonunu piyasaya sunuyorlardı.
Bir nisan akşamı,serin bir günün,
Şark'ın bu sevimli,güzel köyünün
Cenneti andıran bir akşamıydı.
Sizi ilk balkonda gördüğüm gündü,
Yüzünüz sararmış gibi göründü,
Devamını Oku
Şark'ın bu sevimli,güzel köyünün
Cenneti andıran bir akşamıydı.
Sizi ilk balkonda gördüğüm gündü,
Yüzünüz sararmış gibi göründü,