düğmeyi basınca ışık yanar,
kaldırınca da sönerdi,
her evin çeşmesi,
her zaman akar her gün açık berber dükkanı,
demirci hamam, lokanta, fırın, bakkal
geceleri sokak lambaları,
hafta tatilinde de
odun satıcıları,
hamal
tasda dondurma Dondurmacı Kemal’dan
kendimi boyaynasında ilk defa
dükkan camlarında seyrettim
“vay anası bee..
ben neymişim”
ceketim biraz uzun, omzum biraz dar
arka astarı çekik
kol astarı omuzdan sökük
çaktırmadan asılırım, koltukaltından
gömleğimin yenleri ceketimden uzun
tepemde burgalaç bi durum
avuç içiyle bastırdım
gene dik yatışmamış
olmadı tükrüklerim
el farkına varmadan
sabahçı, öğleci öğretim “adım attığın yer para duzağı”
çalışmak ve üretmek,
yılmamak gerektiğini öğrendiğim
her hal-u karda, para kazanılmalı
illâ alınteri
kaçınmalı avantadan
her hafta pazartesileri kasabanın pazarı
erkenden hoperlörden pazar duası
“-Ey yüce Rabbımız hayırsız ehliyaldan,
faidesiz bilgiden sana sığınırız.”
herkes Kıbleye döner
en samimi dualarını eder
eller dua için açılır yüzler sıvazlanır
etrafa yayınız her dükkan
okuldan alakalır, talabe oğlan
Kayıt Tarihi : 31.8.2008 14:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
yıl 1970 Cöbe Dayımın sayesinde Yalvaç'ta ortaokuldayım en son vefatını duydum geçen hafta son cenazede karşılaşmıştık oysa Cennet mekan olsun Allaha rahmet eyleye geride kalanlara başsağlığı dilerim
TÜM YORUMLAR (1)