Loş ışıkları öpüp imgenle dans ederken
mutluluk sarhoşudur benim yorgun gözlerim,
barikatları söküp engelleri yıkarken
aşkımın esiridir seninle dolu beynim..
Sana kavuşmak için düşlere muhtacım ben
Sevgi doruklarını özleyen şu beynimi
bunca yıldır sevdasız bırakan kıskanç yazgı
kutsal doğuş gününde tutuverdi elimi
büyülü bir rüyanın dürtüsüyle coşturdu
en güzeli arayan bu şair yüreğimi.
Dağ yeşil
toprak yeşil
bütün tepeler yeşil,
göl yeşil
orman yeşil
telli duvaklar yeşil;
Zerdali bahçelerinde geçti benim gençliğim
yaprak yaprak okunan acı-tatlı anılar
şeker şerbet zerdalilerde saklı,
taze taze tadılan her zerdali lokması
bir bal peteği kadar hoş kokulu ve tatlı..
Bak, Girne limanında Ay yakamoza daldı
balıklarla öpüşüp ışıklarda yıkandı
aşka geldi bir anda tavernada cümbüşler
bu akşam bu limana yine cennet dadandı..
Yeryüzünde yaşanan bu en gerçek cenneti
Güfteler bestelerin büyüleyen sesleri
sazlarsa seslerinin ürperten nefesleri
karartılan ruhların, kaybolan umutların
Kıskançlık nöbetleri cinnete dönüşünce
olumsuzluk zırhına bürünür her düşünce
dünlerde filizlenmiş bütün güzelliklerin
tadına doyulmadan yaşanan o günlerin
esamesi okunmaz ki hiddet denizinde…
Simsiyah bulutların arkasında dertlenen
aydınlık yıldızların ağıtını dinlerken
şimşek şimşek çakarak karanlığı yırtarım,
kovarım mutsuzluğu bulanık beyinlerden
sarp umut dağlarının kartal yuvasıyım ben.
Renkleri canlandırıp yaşama anlam katan
olumsuzluk zırhını parçalayıp dağıtan
huzur dolu göklerde yıldızlardan yansıyan
ışıkları alnından şevkle öpesim gelir.
Beşparmak Dağları’nın dertli yamaçlarına
Yalnızlık ürpertisi şimşeklerin sesiyle
dalga dalga yayılır korkunun nefesinde,
kapkaranlık dünyamda parlayan ışıkların
delik deşik ettiği güzelim perdelerle
kader birliği edip dualara dalarım;
cesareti imdada çağırır korkularım..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!