1992 İstanbul doğumlu Oğuzhan Öz, üç kardeşten en küçüğüdür. İlkokul ve lise öğrenimini İstanbul/Avcılar'da, üniversite eğitimini ise Celal Bayar Üniversitesi'nde tamamladı. Çocuk yaşlarda müziğe ilgisi başladı. 15 yaşında bağlamayla tanışarak okul koroları ve bireysel çalışmalarıyla bağlamasını ve vokalistliğini geliştirdi. Lise 3. sınıftan itibaren sahnelere başladı. 2009 yılında Yetenek Sizsiniz Türkiye programına katıldı. 2010 yılında üniversiteye başladı ve üniversite hayatı boyunca hem okuyup hem müzik yapmaya devam etti. 2013 yılında O S ...
Artık gidiyor musun ?
Evet…
Peki gittiğin yolda ayağına dikenler batmayacak mı?
Dikenleri geçtim gözüm, aklım hep arkada kalacak
Bilinmez bir kentin, bilinmez bir duvarına toslarsan peki?
Bilinmez bir kentin bilinmez bir duvarına toslamış olurum
Lefkoşe'de Kayserili bir yiğit doğdu
20. Yüzyılda, Türk'ün Son Başbuğ oldu
Tabutluklara sığmayan sevdayla dolu
Tarihe şan oldu Başbuğ Türkeş
Bir hayal kurdu, adı Milliyetçi Türkiye
Güzellikleri özlemiştim hayatta
Senle tattığım çok güzellikler var…
Ben fazlasıyla deli dolu bir insanım
Göğsümün içi aynı Karadeniz gibi çırpınır durur
Ama büyük bir tutkuyla güzelliklerini getirir kıyılarına
Belki asi bir romantiklik bu…
Bir de sen gitmiştin, onca yaşanmışlıklarımın ardından
Bir de sen…
Karanlıklara karışmış hatıralar, çatıların kenarlarına saklanmış yağmurlar…
Ve mazgallara düşen adımlar…
Bir de sen gitmiştin işte, ardında onca yaşanmışlıkları bırakarak…
Hala duruyor avuç içlerimde izlerin, hala duruyor o köşedeki çiçekçi
Bir evladım olmadı benim gözlerinden öpeyim,
O ufak parmakları yüzümde gezinsin, saçlarını koklayayım...Bir evladım olmadı benim kokusu bana cenneti versin. O gülsün ben güleyim, ben güleyim o gülsün, o büyüdükçe benim yüzüm kırışsın, ben kırışdıkça o deli taylar gibi hayata koşsun... Öyle ya, Seneler aktı geçti bu uzun yolculukta. Islak tren raylarında ilerleyen bir gökyüzü, tepemde tenimi yakan temmuz... Hayallerini geride bırakmış seyyah gibi amansız, soluksuz devam eden o duraksız yolculuk... Gözümün perdesinde son öpüşlerim, son sevişlerim... Buruk, hazin bir an kalır sağımdaki pencerede izlediğim... Bulutlara el edin, saçlarıma düşürsün nefesini, yollara dur deyin göçüp götürmesin beni hayalini seveyim... Bir evladım olmadı benim gıdığından öptüğüm... Diyor ya şair " Öpemeden bir bebeğin gıdısını tükendi gitti çağım... " Şimdi sessizliğin günlerinde ufacık parmaklarından öpüyorum evlat! Sensizlige de elbet yakacağım bir türkü... Düşlerimin sarı saçlı, çekik gözlü, yeşil gözlü çocuğu, Papatyalardan saçlarına taç yapacağım...
BENİM ÖMRÜMÜN GÜLLERİ SOLDU SARARDI
TÜRKÜLERİM HAZAN OLDU HEP YARIM KALDI
BİLMEDİĞİM BİR MEVSİMDE AŞKA TUTULDUM
BENİM GÖĞÜMÜN DURNASI DAĞIMDAN UÇTU
BİLMEDİĞİM BİR MEVSİMDE AŞKA TUTULDUM
BENİM GÖĞÜMÜN DURNASI BENDE DURMADI
Seni sevmenin ne demek olduğunu biliyor musun?
Senli hayaller kurulan bembeyaz, kirlerinden arınmış bir dünya…
Senli düşler kurmanın ne kutlu bir ruya olduğunu biliyor musun?
Avuçlarımda terleyen ellerin, kirpiklerinde asılan umutlarım…
Sensiz geçen karanlıkların ne elzem bir şey olduğunu bilir misin?
Odanın içini dolduramayan kokun, hissedilmeyen nefesin ve cennet tenin…
Parmaklarıma işlemişim aşkı.
Mizrabım her vuruşta tetiğimdir. Ben tetik
parmağımı türkülere amade etmişim. Olur da bir
gün, bir tenhada, seni bam telinden vurur diye...
GERİYE KALAN BİR SORU VAR
UZAKLARDA BİR HAYALE HASRET YAŞAM BELİRTİSİ Kİ YAŞAMAKSA BU
RÜZGARLARDAN SORUŞTURDUĞUM BİR HAYAL VAR PAYIMA KALAN
ACABA BİR GÜN ÜMİTLER DE GERİ GELİR Mİ ?
GERİYE KALAN BİR UMUT VAR
ISLAK KALDIRIMLARDAN SOKAKLARA SÜZÜLEN HAYAL BELİRTİSİ
Tencere boş ocakta
Işık yanmaz odada
Su akmıyor muslukta
Sevda senin neyine!
Kira dayandı kapıya
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!