A Y N A
Beni doğduğum yere götürün
Annemin sıcak kucağını
Babamın saçlarımı okşayan ellerini özledim
Ben büyümek istemedim ki
Ben ne yükler taşıdım /önce mevsimler bindi sırtıma/Sonra karanlığı gecelerin/Sabahların kimsesizliği/Bakışlarını taşıdım sesini taşıdım/en ağırı ayrılık dediler onu bile taşıdım/o herşeyi taşır dediler taşıdım/son nefesini içne hapsedenlerin nefesini taşıdım/şair olsaydım şayet / inlermiydim böyle hasta eşekler gibi
İçimizde kuyular açtık merdivensiz
Çığlıklsız acılar koşarken arkamızdan
Ellerimiz mi arayacak aydınlığı
Akşamın esmer yüzünde kırılırken umutlarımız
Bi taşın üstüne yazıp hayatımızı
KLanatmadan boşlukta içine atmalıyız
Lodos yemiş balık gibi masada
Şişede koç yumurtası sanki
Dili fırın küreği
Küllükte yanan üç sigara
Kravatı beline bağlamış
Ehliyeti var araba sürecek
Ben ne yükler taşıdım /önce mevsimler bindi sırtıma/Sonra karanlığı gecelerin/Sabahların kimsesizliği/Bakışlarını taşıdım sesini taşıdım/en ağırı ayrılık dediler onu bile taşıdım/o herşeyi taşır dediler taşıdım/son nefesini içne hapsedenlerin nefesini taşıdım/şair olsaydım şayet / inlermiydim böyle hasta eşekler gibi
Yürüyordu
Bir yağmur bir Güneş'di arkadaşı
Bir de üstüne bastığı dostu ayakkabısı
Cigarası cebinde kır saçlı başı yanındaydı
Şemsiye asmıştı koluna sevdiğinin yerine
Akmıyordu tarihi çeşme Üsküdar meydanında
Beni güzel kadınlar vurdu köşebaşlarında
Gece lambaları şahidim
Ayışığını astım ıhlamur ağaçlarına
Dudak izlerim düştü toğrfağa
En güzel düşüncelerim tohum oldu
Sana benzeyen çiçekler açsın diye
Hiç düşündünüzmü
Doğum yaşam ölüm hep saatlidir
Yaşam ve zaman hiç ayrılmazlar
Ayrılığı olmayan tek aşktır bu
İnsanın ya saat ya da zaman olması geliyor içinden
Sana düşüncelerimi taşıdım
Çiçekler yerine
Üstelik en üst katta oyuruyorsun
Öyle yorgunumki
Bana o en güzel iki kelimeyi söylermisin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!