Gidersen her zerre ayaklanacak,
Dağları yerinden söküp yürütme!
Birbirine düşer ayakla nacak,
Kesme ümidimi, aykırı gitme!
Gitme bilmediğin izin ardına,
Koyan çıkmaz seni adam yurduna,
Yüklen azığını hemen sırtına,
Sonsuzluk yolundan başka yol tutma! ...
Tutma değer bilmez kişiye alkış,
Yoksula nar olur, zengine bal, kış!
Ne hakkını çiğnet, ne zulme kalkış;
İncinme, incinsen bile, incitme!
İncitme bağdaki şeyda bülbülü,
Hakkıdır, solmadan koklasın gülü,
Hakikat örtülü, hikmet örgülü,
Çıkmaz kavşaklarda şaşırıp yitme!
Yitme yaban elde, kendine dön, gel!
Yar sana varmazsa, yanına sen gel!
Aşığa ne çöller, ne dağlar engel!
Sevgiyi tazele, aşkı, eskitme!
Eskitme hoyratça hiç bir varını,
Yenmeli yoksulluk canavarını,
Her ok bulamasın kalp civarını,
Düşmana koz verip öcü diriltme!
Diriltme nifağı, bozma oyunu,
Yuğa çevirirler düğün, toyunu,
Hor görme kimsenin bosu, boyunu;
Ot olsan gölgelik yerlerde bitme!
Bitme zemzem gibi, gür ol, gümrah ol,
Mümin yararlansın, ümmete rah ol,
Pir Sultan, Mevlana, Yunus, Emrah ol;
Yadların ardında koşup seğirtme!
Seğirtme telaşla, şeytan işidir;
Şeytanın yamağı cahil kişidir,
Kötü söyleyenler kötü işitir,
Diline sahip çık, kem söz işitme!
Kayıt Tarihi : 8.1.2011 09:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Selam ve saygılarımla...
TÜM YORUMLAR (4)