Oğuldan Ana'ya Cevap Şiiri - Mustafa Sür ...

Mektubunu aldım çileli anam,
Aldım ve acılara gömüldüm yine.
Yine aklıma düştün çünkü,
Çünkü yine yaramı deştin.
Ben kendime yanmıyorum ki,
Acılarla boğuşmaya alıştım.
Canımı acımataz,
Hiçbir işkence biçimi.
Ama sizin yokluğunuz,
Yakar kavurur içimi.
Ne zaman aklıma düşseniz;
Deliriyorum;
Duvarlar üzerime üzerime geliyor.
Ne zaman böyle mektup yazsanız,
Postacı,
Bir kamyon hasret daha getiriyor.
Gözlerim kararıyor,
Tekrar sayıyorum geçen ayları,
Yüreğim bedenime sığmıyor anne.
Irmaklar gibi taşasım geliyor,
Boğasım geliyor hain hasreti.

Ben sanki seni özlemedim mi anne?
Kaç gece uykusuz kaldığımı
Biliyor musun?
Kaç kez aynaları parçaladığımı?
Kaç kez kaçma teşebbüsünde bulunduğumu?
Kaç kez intihardan vazgeçtiğimi?
Haksız yere yatmasam,
Hiç isyan etmezdim.
Vallahi gık çıkarmazdım.
Oğlunu suçsuz yere mahkûm ettiler,
Kaç gün geçti, kaç ay kaldı,
Sayamıyorum.
Günler eksilmiyor, artıyor sanki.
Kurtulmak hayal gibi.
Umudum tükeniyor anne,
Burda ölmek istemiyorum,
Bu kahrolası yerde.
İsterim ki,
Dizinin dibinde can vereyim,
Doğduğum yerde.

Sevdiğim kızı istiyorlarmış,
Versinler.
Mutlu olsun yeter nazlı yarim,
Beklemesinler.
Ben zaten tükendim,
Onu da harcayamam.
Kimsenin mutluluğuna
Engel olamam anne.
Kovuşuma dönerim,
İçime gömerim.
Sen de ağlama garip anam,
Gözlerinden dökme incilerini.
Biraz daha sabret,
Dönemezsem
Hakkını helâl et.
Buraları karışık,
Bir cinayete kurban gidebilirim,
Yada bir köpeği, gerçekten vurup
Müebbet yiyebilirim.
Bilincimi kaybettim bu pis yerde,
Mazimi unuttum.
Eski saf çocuğun değilim artık,
Yıprattılar, değiştirdiler...
Ama ben helâl süt emdim anne,
Kimsenin hakkını yemedim,
Canına kıymadım, dolandırmadım.
Kimsenin tavuğuna kış demedim.
Benden çalınan bu yılların,
Hesabını sorar Yaradan.
Ahlarım havada kalmaz,
Boşa gitmez beddualar.
Bir gence kıydılar anne,
Bir çocuğu vurdular.
Bana kelepçeyi lâyık gördüler.

Korkuyorum anne,
Bir gün taşacak hıncım,
Senden başka kimseye
Kalmadı inancım.
Bir gün kendimden geçerim,
Bir gün yıkarım bu mapusları,
Bir gün yakarım.
Kırıp zincirlerimi sana koşarım.
Bir kaç saat de olsa,
Özgür yaşarım.
Bir kaç dakika da olsa,
Dizlerine yatarım.
Ne talihsiz oyunmuş anne,
Hasret niye bize düştü?
Niye girdi aramıza
Demir parmaklıklar?
Yetti artık anne,
Doldum, taştım...
Yetti artık anne,
İsyan bayrağını açtım.
Yakında deliririm,
Hiç ummadığın bir sabah,
Hiç ummadığın bir gece,
Çıkar gelirim.
Ya kanlı canlı,
Ya da ölü.
Ya sarılır beni kucaklarsın,
Ya da ilk günkü gibi,
Beyaz bir örtüye
Sarıp kundaklarsın.
Çıkar gelirim bir gün,
Ya sarılır öpersin,
Ya toprağa gömersin.