EN İYİ TERBİYE HADDİNİ BİLMEKTİR.
Hasretini çekiyorken seherin
Senin yarasalar anmasın oğul
Biçare gönlüne kurulan erin
Baykuşlar bağına konmasın oğul
Attığın her okun hedefi bulsun
Muradın adalet hakikat olsun
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
ne güzel dilekler ve içten yakarışlar. umutlar inşaallah sönmez..
ağlamaklı oldum,duygularım sel gibi çoştu.şevkle okudum. çok çok teşekkürler çok güzel bir şiir bu .etkisi derin oldu bende.
keşke bütün oğullar babalarının verdiği nasihatlara uysa. işte bir babanın oğluna verebileceği en güzel nasihat budur.teşekkürler BABA
Muhteşem! ki sizin her şiiriniz ayrı tad ayrı haz..tebrikler
Ayaklar başlarda geziyor niçin
Kavlin seni siler hep için için
Ruhuna çakılıp sivrilen perçin
Kanına tuz biber banmasın oğul
Tebrikler Zülfikar dostum her kıtası ayrı bir şiir olan eserinizi ayakta alkışlıyorum selamlar
Turhan Toy
yüreğinize sağlık sn kaleli...kutluyorum.....
^^^^^^^^^^^^^^
Hükmüne eğilen sultanlık mısın?
İçimde yeşeren insanlık mısın
Beş bin yıllık değil bir anlık mısın?
Bu bayrak yerlere inmesin oğul
*********'
TEBRIKLER ZÜLFIKAR BEY....
YÜREGINIZE SAGLIK
SELAMLAR
çok güzel imgelerle bezenmiş, imgenin kulağını tersten gösteren laf cambazlığı olmadığını gösteren uyumlu, yüksek sesli , insan bayrağını taşıyan bir şiir.
'Hasretini çekiyorken seherin
Senin yarasalar anmasın oğul
Biçare gönlüne kurulan erin
Baykuşlar bağına konmasın oğul
Attığın her okun hedefi bulsun
Muradın adalet hakikat olsun
Konuş alev sönsün hüzün kaybolsun
Lafazan baykuşlar onmasın oğul
Garipliğe volkan hüzne çığ gibi
Acı çığlıklara donan çağ gibi
Hasretin büyüsün ıssız dağ gibi
Gönlünde nefretin dinmesin oğul
Yıl küser çığ düşer kahırlarına
Öfkeler emanet olsun yarına
Artık kar yağıyor baharlarına
Damarında kanın donmasın oğul
Bir elin Hira'da bir elin Tur'da
Bir elin yıldızı indirsin yurda
İçerinde nurdan köprüler kur da
Sakın nefsin seni yenmesin oğul
Nurlu şafaklara çengel atsan da
Vahşi karanlığa ışık tutsan da
Garip sokağında hüzün satsan da
Kuzgunlar gemine binmesin oğul
Hayat bir rüyadır bak yaşlılara
Hüznün feryadını onlarda ara
Boş başak misali dik başlılara
Gönlün aldanmasın kanmasın oğul
Kinden uzak dursun gönlün kalesi
Çekilen korkunun soldu lalesi
Sana rehber olsun ötenin sesi
Yürekler kavlinden dönmesin oğul
Ayaklar başlarda geziyor niçin
Kavlin seni siler hep için için
Ruhuna çakılıp sivrilen perçin
Kanına tuz biber banmasın oğul
Ne bugünden vazgeç ne dünü unut
Güneş soban olsun gökyüzü konut
Gevşeme çözülme işi sıkı tut
Sunaların gülsün yanmasın oğul
Hükmüne eğilen sultanlık mısın?
İçimde yeşeren insanlık mısın
Beş bin yıllık değil bir anlık mısın?
Bu bayrak yerlere inmesin oğul
Hüsrandır bayrağın yere inmesi
Gariptir yüzyılın güne sinmesi
Sendedir umudun filizlenmesi
Bu aşkın bu sevdan sönmesin oğul '
her kıtası ayrı güzellikte bir birinden değerli nasihatlerle dolu şiir tadında,kaliteli bir şiir..Tebrikler kardeşim..sevgilerimle
''Yüreğine saglık sevgili Zülfikar dost..bu yalnız oğul'a değil ben şahsen üzerime aldım...çok güzel nasihatler....tebrikler,saygılar...İbrahim Ethem Bingül''
Bu şiir ile ilgili 11 tane yorum bulunmakta