Oğul'a mektup Şiiri - Cemalettin Yalman

Ey canımdan aziz bildiğim oğul
Ömrümü yoluna serdiğim oğul
Bu yıl onbeş oluyor görmeyeli yüzünü
Bizi unuttun oğul alınca el kızını
Daha nasılsın oğul torunlarım iyimi
Görmek nasip olmadı İstanbullu gelini
Senden bizi sorarsan küt-topal iki ihtiyar
Annen hamur başında,baban dağda mal yayar
Bu yıl inek kısır kaldı yaylaya göçemedim
Bir tırpancı bulupta bozları biçemedim
Odun keşiği ya buna,yada öbür pazara
Yakmadık çit kalmadı,dağ dayanmaz hazıra
Altmışbeş aylığını verdik,çolak bekire
Yalvar-yakar bir motor, çalı-çırpı getire
Neyse oğul,dertlerimle ağrıtmayım başını
Ekmeğe katık ettim zaten ben göz yaşımı
Evini arabanı anlatıyor görenler
Oğlun patron diyorlar istanbul'dan gelenler
Derler,derler emme oğul,belki sıkıntın vardır
Baban dedi hanım yolla oğlumun eli dardır
Yazın biraz yumurtayla bir-iki yoğurt sattım
Yanına verdikleri fitreyle zekat kattım
Bir bakraç yoğurt ile biraz erik yumurta
Kösenin hasanınan yolluyorum bu hafta
Oğul çam sakızıymış armağanı çobanın
Bir kuru selamı var yollamaya babanın

Geçen gün kıraç tarladan yol vurmuşlar
Babanla topal emmin gidip öğne durmuşlar
Muhtar dayın babana şöyle bir bakmış
Çatmış kaşlarını,suratını asmış
Demiş Cemalettin emmi,bunu senden ummazdım
Bileydim darılacan bu yolu da vurmazdım
Senki bilirsin sevabı,söylersin Hak’kı
Demezmiydin cennetin yolu hayırda saklı
Yaparsan hayır,kapanmaz amel defterin
Demek bir karış toprak için,senin bunca kederin
Hani oğlun-uşağın,sırtından indirmezdin
Birtecik oğlum deyip kara lastik giydirmezdin
Aç gezdin.cıbır gezdin,emme okuttun
Gözyaşıyla kazanıp,pınar gibi akıttın
Saydınmı kaç yıl oldu görmeyeli oğlunu
İki satır yazıpda sordumu hiç hatrını
Baban anlatınca oğul bir gahirlendim,bir gahirlendim
Allah’ım dayanamıyorum şu canımı al dedim
Başladım ağlamaya,ümüddüğümce bağırarak
Sesim kesidi oğul adını çağırarak
Derken kan-ter içinde birden uyandım
Baktımki köşendeyim
Bir bilsen OĞUL,NE SEVİNDİM,NE SEVİNDİM

31.08.2002