(dağlarda “mem u zin” idiler./ koyaklarda destan, dargeçitlerde hılbéste, zozanda türküydüler/ parçalandılar, asimile edildiler/ ve direnmenin bedelini ölümler ile ödediler.// tanrısal merkezlere koydular güçlüler kendilerini/ ve aynılaştıramadığı bahçelere “öteki” dediler./ kafatası avcılığı, türcülük ve inatçı bir istilâcılık; onurlu insanın giymeyeceği bir kirli çul,/ hiçbir ülke, mutlu bir evden daha iyi değildir Oğul! ..)
-I-
çay tadındaki gecenin yarıları
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla