‘bir varmış bir yokmuş’ diye başlayan
başladıktan sonra zevkle taşlayan
bir hayattayız ki; gülüp haşlayan(!)
nefsini ip diye eğirme oğul…
hep doğmalısın ki; güneşten önce
gün denen günceye inceden ince
yol alma vaktidir gidersin anca!
feyiz katarını kaçırma oğul...
büyüklerini say küçüğünü sev
en büyük düşmanın nefsin denen dev
yıkılacak bir gün dünya denen ev
vicdanından hakkı ayırma oğul…
hakk denen gerçeğe aklınla ulaş
alçağı – yükseği azminle dolaş
bir eren görürsen tozuna bulaş
sükûtu unutma ‘bağırma’ oğul…
Yesevi’nin sofrası olmalı düşün
Mevlana’yı düşün Yunus’u düşün
akıl çölündesin düşün ve taşın!
melek dururken cin çağırma oğul…
bir ney içindesin üfleniyorsun
kulaktan kulağa dinleniyorsun
duymazlarsa eğer kinleniyorsun
su görmeden paça sıyırma oğul…
akıllar akıla hiç değildir denk
akıllar akılda hep bulur ahenk
işte yolundaki taşlar ve mihenk
aklını nefsinle kemirme oğul…
bedenin; toprağın, lisanın; dilin
ahlâk’ın haktandır kırbacın elin
adaletin seninle ezelden selin
haksız güçlüyse de kayırma oğul…
misafirliğini unutma sakın
şu alemde göçler hep akın akın
ey fani dün doğdun yarın çok yakın!
bir son karşısında delirme oğul…
kaderin yayından bir ok gelirse
rüzgarları kesip bağrın delerse
yiğitliğin gider adın kalırsa
dimdik ayakta dur seğirme oğul...
Kayıt Tarihi : 4.9.2008 17:13:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Mahir Başpınar hocamın şiirine göz atıp bir dörtlük yazayım dedim ve ve yazdığım dörtlüğü şiirine ekledim, daha sonra vallahî kalemim aktı gitti..)) dur dedim kalemime söz geçiremedim... Günah benden gitti suç kalemimdedir... Kırın derseniz kırarım.
![Orkun Işık](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/09/04/ogul-134.jpg)
Ettiğin her zulüm bende canadır,
Seni seven yalnız baba - anadır,
Gidip nefsi cin ni çağırma oğul,
Dünya dünya diye bağırma oğul!
_________
Yüreğinize sağlık Orkun bey. Sesleniş içten, sesleniş hakikate tisl, sesleniş gerekli...
Bu seslenişe bir kıta da ben denizden ikram olundu, kabul ediniz...
___SEVDAZAN__
başladıktan sonra zevkle taşlayan
bir hayattayız ki; gülüp haşlayan(!)
nefsini ip diye eğirme oğul…
hep doğmalısın ki; güneşten önce
gün denen günceye inceden ince
yol alma vaktidir gidersin anca!
feyiz katarını kaçırma oğul...
büyüklerini say küçüğünü sev
en büyük düşmanın nefsin denen dev
yıkılacak bir gün dünya denen ev
vicdanından hakkı ayırma oğul…
hakk denen gerçeğe aklınla ulaş
alçağı – yükseği azminle dolaş
bir eren görürsen tozuna bulaş
sükûtu unutma ‘bağırma’ oğul…
Yesevi’nin sofrası olmalı düşün
Mevlana’yı düşün Yunus’u düşün
akıl çölündesin düşün ve taşın!
melek dururken cin çağırma oğul…
bir ney içindesin üfleniyorsun
kulaktan kulağa dinleniyorsun
duymazlarsa eğer kinleniyorsun
su görmeden paça sıyırma oğul…
akıllar akıla hiç değildir denk
akıllar akılda hep bulur ahenk
işte yolundaki taşlar ve mihenk
aklını nefsinle kemirme oğul…
bedenin; toprağın, lisanın; dilin
ahlâk’ın haktandır kırbacın elin
adaletin seninle ezelden selin
haksız güçlüyse de kayırma oğul…
misafirliğini unutma sakın
şu alemde göçler hep akın akın
ey fani dün doğdun yarın çok yakın!
bir son karşısında delirme oğul…
kaderin yayından bir ok gelirse
rüzgarları kesip bağrın delerse
yiğitliğin gider adın kalırsa
dimdik ayakta dur seğirme oğul...
Her oğula okutmak gerek, çok güzledi,HARİKASIN tek kelime ile, yüreğine sevgiler dostum..
baki selamlar..
TÜM YORUMLAR (10)