Görevlisin sen bir dağbaşı köyünde
Bin türlü acılar var içinde
Bazan aç bazan susuz yaşarsın
Durmadan boğuşursun köylünün dertleriyle
Herkes seni bey sanar küçücük maaşınla
Ay otuz paran tamamdır artık
Ay bir paran bitmiştir cebinde
Yirmidokuz gün meteliksiz yaşarsın
Yokluklar sefaletler içinde
Delik delik olmuştur kara bağrın
Çevren yıkıktır eziktir biharap
Sen kenardasın köşedesin yabancı
Kırkbin köyümün kaç bin okulunda
Binlerce öğretmen var çalışan
Hepsi hepside görev aşkıyla yanıp tutuşan
Sımsıcaktır çamur sıvalı odan
Karyolan döven tahtasıdır ama rahat
Damdan akan yağmur seni ıslatmaz
Çünkü sen yoğrulmuşsun başka acılarla
Ağlasan hıçkırıkların duyulur mu acep
Boyanır mı genç yaşında ağaran saçların
Kaybolur mu dersin sırtına inen kambur
Sen okutup yetiştirirsin milletvekilini bakanı
Cumhuriyeti sen öğretirsin çocuklara
Büyük Ata’nı sen yüceltirsin ufuklarda
Kanunları senin öğrencin yapar mecliste
Yasaları senin yetiştirdiklerin korur mahkemelerde
Ama sen gittikçe eriyip kaybolursun
Bu yurdun akıl almaz dertleriyle
Bütün bunlara karşılık aldığına gelince
Öğretmenin açlığıyla tokluğudur
Karısının mantosu çocuğunun ilacıdır
Ne yapılmaz ki bu parayla
Ne yapılmaz ki
Kayıt Tarihi : 24.10.2006 20:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!