Sen kara tahtanın önünde
Pamuk gibi ellerin
Bembeyaz olurken tebeşirden
Ve keçe silginin çıkardığı
Tozları solurken ciğerine öğretmenim,
Ben kız arkadaşımın saçını
Çekerek yaramazlık yapardım da
Seni üzerdim
Sonra sokakta karşılaştığımda,
Kaçardım utancımdan, senden öğretmenim..
Bir gün cezalandırmıştın beni
Sınıfta tek ayak üstünde durdurarak
Ben, utangaç ve mahcup, başım önümde
Beklemiştim kapının yanında
Yarım saatten fazla
Sonra sen farkederek yorulduğumu
Ve bana acıyıp,
Dürüst ve terbiyeli davrandığımı
Söyleyip, affetmiştin gönlümü
Alarak öğretmenim.
Yine de beni çok severdin de
Yerli malı haftasında, sınıfımı temsilen
Öğretmenler sofrasına, beni seçerdin,
Beni layık görürdün, öğretmenim...
Beni mezun ettikten sonra
Çok çile çektim hayatta
Hiç el etek öpmedim, bu yüzden
Çok ceza yedim, ama ben
Senin öğütlerini tuttum hep
Seni çok özlüyorum öğretmenim, çok...
Senin cezanı ve şefkatini özlüyorum
Ve affını diliyorum, ellerini öperek
Öğretmenim...
Kayıt Tarihi : 26.12.2002 21:04:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mustafa Kartal](https://www.antoloji.com/i/siir/2002/12/26/ogretmenim-10.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!