Bizim çocukluğumuzda,
Oyun hamurları yoktu.
Hazır oyuncaklar da…
Ben çamurla oynardım.
Kilden insanlar yapardım.
Masada kitap okuyan…
Şenlik dağıldı bir acı yel kaldı bahçede yalnız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Devamını Oku
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Ben de bir öğretmen olarak gurur duydum yazdığınız eserden...
Bir altmış dokuz kuşağı olarak kutlarım değerli kalemi..
Sevgilerle..
atı alan nereyi geçerse geçsin yeterki vijdanınızı geçmesin üstad siz olmak istediğiniz yerinden tutmuşsunuz hayatı ne mutluki adam olmuş öğrencilerim var diyebiliyorsunuz bu yeter bence saygılar
sevgili ahmet bey, ben neyi unuttum biliyor musunuz?... Tam da unuttuğuma değinmek isterken, bakın gözüm takıldı Fesih aktaş beyin düşüncelerine, ben de diyecektim ki ;
o tüm doğa, ata güzelliklerinden mahrum kalarak büyütülen çocuklarımıza,
sahilde kumdan başka, yağan kardan başka diyemem, o da tutmuyor kimi yörelerde, her taraf asfalt, beton, evde çocuğa işaret parmağımız ağzımızı gösterir Sus! deriz, sokakta sus, bağ bahçe yok, çarşıda sus... ya patlayacaklar, ya da çok narin nesil olacaklar... bu da öğretmenlerimize bir konu... bu sorun da başarılcak inşallah... bir türden ödünler buluşup buluşturulacaktır elbet...
tekrar hem düşüncelerinizi, hem öğretmenler günümüzü kutluyorum... sevgiler, saygılar
Saygıdeğer Şiir Dostu,
Ben çamurdan neler yapmadım ki çocukluğumda. ev yaptım, adam yaptım, bahçe yaptım, tırmık yaptım, dirken yaptım, tırpan yaptım,hatta araba da yaptım. ama öyle otomobil değil haa. kağnı yaptım:)) kışın kızak yaptım, akşama kadar kayardım. yani kısacası oyuncaklarımızı kendimiz yapardık. küçük yaşta düşünmeyi, üretmeyi öğrenirdik. hareket vardı, bereket vardı.
Eee tabi şiirinizi esas konusu bu değil, ama ilk kıtayı okuyunca aklıma geldi işte, yazmak istedim içimden gelenleri.
Şiirinize gelince çok beğendim, gerçek bir öğretmenin yüreğinden çıkmış sözcükler. inşallah her öğretmen okur, ibret alır. Ve inşallah her öğretmen öğrencisini dünya malından, varından, köşkünden, arabasından daha değerli görür. daha çok kıymet verir. bilmeliyiz ki bu ülkenin geleceği öğretmenlermizin elndedir. Bu bilinçte olmalı, bu düşünceyle yaşamalı tüm öğretmenler.
sizi yürekten kutluyor, iyi çalışmalar diliyorum
Sadece okumuş..!
Adam gibi adam olmuş…
Öğrencilerim var
Vefakar öğretmenlerimizi anımsadım, şiirinizde..Başarı temennilerimle..Işık Erden
Etkili bir şiir olmuş.
Sevgili Kardeşim sayın: Ahmet Daş sevgi ve saygılarımla...
Bu şiiriniz hakkındaki kişisel görüm: Duygu ve düşüncenin , ustalıkla mısralara süzülmesi ile, gerektiği yerde gerektiği kadar mısra kullanılarak yazılmış NEFİS bir şiir olmuş.
Aslında arkasında vezin ve kafiye desteği bulunmayan Serbest yazılan şiirler iki ucu keskin kılıç gibidir. Serbest yazılan bir şiir vezin ve kafiye desteğinden yoksun olduğu için böyle bir şiirin bir sanat ve edebi değer taşııyabilmesi için, tek alternatif kalıyor.. O da şiirdeki mısraların duygu ve düşünceyi ifade ederken, anlam yüklü olması ve en etkili biçimde bu duygu ve düşünceyi ifade edebilecek donanıma sahip olması gerekir. Duygu ve düşüncenin şiir metninin bütün yapısına etkin biçimde hakim kılınması, başlangıç mısralarının şiiri okuatacak düzeyde davetkar; final mısralarının da şiiri akıldan kolay kolay silinmeyecek şekirlde vurgulu olmasını gerektirir. Zaten hece sayısını tuturmak ve uygun kafiyeyi bulmak gibi bir zorunluluk olmadığından, serbest şiir, bu imkanı en başlangıcından şiirin son mısrasına kadar, sınrsız bir şekilde zaten şaire verir. Güzel ve etkili bir serbest şiir, Duygu ve bilgi yoğunluğunun, kültür birikimi ve doğuştan gelen edebi bir yetenek ile uyumlu ve ahenkli birlikteliğini gerektirir.
Şiir hem vezinsiz kafiyesiz yazılacak, hem de duygu ve ifade etme fakiri mısraların bir araya getirilmesi ile oluşturulacak, üstüne üstlük bir de, aşırı duygu yüklenimi ile çöken mısra yanında duygusuz ve ifadesiz kaldığı için ayağı yere basmayan havada uçuşan mısralar bulunacak; o zaman da; Şiir bekleneni veremez.
Serbest şiirde anlatılmak istenen şey için en etkili söylem şekli bulunabilmelidir. Hatta O.V.Kanık'ın Amlatamıyorum şiirinde
(-...Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum.)
görüldüğü gibi, anlatılamak istendiği halde anlatılamayan seylerin de en etkili şekirde en uygun kelime veya mısra ile anlatılması şiirin edebi ve sanat değerini yükseltir. Üstadın bu şiiri vezin ve kafiye desteğinden yoksun olduğu halde, en sevilen şiirler arasına girmesini etkili anlatımına borçludur.
Bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda: Sizin bu şiirinizin tamamına hakimiyetinizi ve şiire ustalıkla yön verişinizi, Duygu ve düşüncenin şiir metninin tamamına etkili ve anlamlı olarak ustalıkla aktarış üslubunuzu kutlarım.
Beğenerek ve saygı duyarak okuduğum bu güzel şiiriniz ve bu vesile ile bu konuda görüşlerimi paylaşmama vesile olduğunuz için teşekkür ederim.
Kardeşimin sayfasına başarılarının devamı dileği ile sevgi ve saygılarımı getirdim. Lütfen kabul buyurunuz.
Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olsun.
Dr. İrfan Yılmaz. -TEKİRDAĞ.
Her 24 kasımda öğretmenlerin eli öpülür ama ertesi günü iş biter.Tebrikler kardeş.
Sayınızın hızla çoğalması dileğiyle koca yürek.
O güzel yüreğine sağlık meslekdaşım, çok güzel bir şiir olmuş. Aydınlık gönlünün sayfaları kararmasın ve öğretmenler günün kutlu olsun. Sağlıcakla kalın!!!
Yokluk, bolluk, zorluk...
Tertemiz sesleniş öğretmene.
Bu şiir ile ilgili 103 tane yorum bulunmakta